Son aylarda gençlerin işlediği cinayetlerde gözle görülür bir artış yaşanıyor. Kimi zaman bir tartışma, kimi zaman sosyal medyada başlayan bir kavga, kimi zaman da rastgele bir olay, gençler arasında ölümcül şiddete dönüşüyor. Bu durum sadece bireysel öfkelerle açıklanamaz; derin toplumsal, ekonomik ve kültürel nedenleri olan bir çöküşle karşı karşıyayız.

Gençler Neden Şiddete Yöneliyor?

1. Ekonomik Sıkıntılar ve Umutsuzluk
Gençlerin büyük bir kısmı geleceğe dair umutlarını kaybetmiş durumda. İşsizlik, geçim sıkıntısı ve fırsat eşitsizliği onları öfke ve umutsuzluk içinde bırakıyor. Gelecek kaygısı içinde büyüyen bir genç, en küçük tartışmada bile şiddete yönelmeye daha yatkın hale geliyor.


2. Aile ve Sosyal Çevrenin Zayıflaması
Geleneksel aile yapılarının zayıflaması, ebeveynlerin çocuklarıyla daha az vakit geçirmesi, gençlerin aidiyet duygusunu kaybetmesine neden oluyor. Sağlıklı bir aile ortamı yerine, sokak kültürüne ve sanal dünyaya yönelen gençler, şiddeti bir çözüm yolu olarak görmeye başlıyor.


3. Sosyal Medyanın Etkisi
Sosyal medya, gençler arasında çatışmaları körükleyen bir alan haline geldi. Küçük bir laf dalaşı, meydan okuma veya tehdit, kısa sürede gerçek dünyada ölümcül bir hesaplaşmaya dönüşebiliyor. Şiddeti öven içerikler, gençlerin şiddeti normalleştirmesine neden oluyor.


4. Uyuşturucu ve Madde Bağımlılığı
Madde kullanımı gençler arasında hızla yayılıyor. Uyuşturucu kullanan bireyler, saldırganlık eğilimlerini daha az kontrol edebiliyor ve sonuç olarak şiddete daha yatkın hale geliyor. Sokak çeteleri ve uyuşturucu satıcıları da gençleri suç dünyasına çekiyor.


5. Eğitim ve Değerler Sisteminin Zayıflaması
Eğitim sistemi sadece akademik başarıya odaklanırken, gençlerin ruhsal ve psikolojik gelişimi göz ardı ediliyor. Eskiden okullarda ve ailede verilen etik değerler, günümüzde gençler tarafından yeterince içselleştirilemiyor. Saygı, empati, hoşgörü gibi kavramlar giderek silikleşiyor.



Bu Artış Nasıl Önlenebilir?

Eğitim Sisteminde Değerler Eğitimi Güçlendirilmeli
Okullarda sadece bilgi değil, ahlaki ve etik değerler de öğretilmeli. Gençlere şiddetin bir çözüm olmadığını anlatan sosyal projeler geliştirilmeli.

Aileler Çocuklarıyla Daha Fazla İlgilenmeli
Çocukların psikolojik ve duygusal ihtiyaçları göz ardı edilmemeli. Ebeveynler, çocuklarının yaşadığı sorunlarla daha fazla ilgilenmeli ve onları topluma kazandıracak etkinliklere yönlendirmeli.

Gençlere İş ve Gelecek Garantisi Sunulmalı
İşsizlik gençleri suça iten en önemli faktörlerden biri. Devlet, gençlere yönelik istihdam ve meslek edindirme programlarını artırmalı.

Sosyal Medya Denetimi ve Bilinçlendirme Çalışmaları Yapılmalı
Gençlerin sosyal medya kullanımını bilinçli hale getirmek için kampanyalar düzenlenmeli. Şiddeti özendiren içeriklerin önüne geçilmeli.

Şiddetle Mücadelede Sert ve Etkin Önlemler Alınmalı
Suç işleyen gençlerin rehabilite edilmesi ve tekrar topluma kazandırılması için sosyal projeler geliştirilmelidir. Ancak aynı zamanda, suçun cezasız kalmaması için hukuki süreçler de etkin işletilmelidir.


Sonuç

Gençlerimizin şiddete sürüklenmesi, sadece bireysel öfke patlamalarıyla açıklanamaz. Bu, toplumsal bir çöküşün işaretidir. Ekonomik belirsizlikler, aile yapılarının bozulması, sosyal medyanın kontrolsüz etkisi ve eğitim sistemindeki eksiklikler bir araya geldiğinde, gençlerin suça yönelmesi kaçınılmaz hale geliyor.

Bu gidişatı tersine çevirmek için ailelere, eğitimcilere, siyasetçilere ve medyaya büyük görev düşüyor. Gençlerin umutlarını yeniden yeşertecek, onlara sağlıklı bir gelecek sunacak adımlar atılmazsa, şiddetin dalga dalga yayılmasını önlemek mümkün olmayacak.

Bu konuyu gündeme taşımak ve çözüm yollarını tartışmak, sadece bir grup insanın değil, tüm toplumun sorumluluğudur.