"İCRA YAPAN EL, KARAR VEREN ELDEN ÜSTÜNDÜR" (Atatürk)
Yayınlanma :
09.12.2018 14:02
Güncelleme
: 09.12.2018 14:02
Bildiğiniz gibi gezgin bir eğitimci olarak eğitimimizde gördüğüm güzellikleri ve yanlışlıkları sadece siz okurlarımla değil, ilgililere yazarak da arz ediyorum. Hatta konu ile ilgili de Sayın Cumhurbaşkanımıza “ Sayın Cumhurbaşkanımız Eğitimde Neden Belimizi Doğrultamıyoruz?” başlıklı üç bölümlük yazımı da kendilerine arz etmiştim.
Manisa Valilik katında Atatürk büstünün altında Atamızın çok manidar bir sözü var. “ İcra yapan el, karar veren elden üstündür.” Siz ne kadar güzel kanun yaparsanız yapın, onu tatbik edecek olan Adalet Bakanı ve müsteşarı değildir. Onu uygulayacak kürsülerdeki hâkimlerdir. Milli Eğitim Bakanlığımız da ne kadar güzel müfredat hazırlarsa hazırlasın o müfredatı uygulayacak bakan, müsteşar, il ve ilçe milli eğitim müdürleri değil, okul müdürleri ve öğretmenlerdir. Bizde eğitimin çekirdeği okul müdürü ve öğretmendir. “ küpü, küp üstüne dizseler, altındakini çekeler, var sen seyreyle gümbürtüyü.” hesabı bizde okul müdürü göğe dizilen küplerin altıdaki küptür. Eğitimin yanında çatıdan, boya-badanadan, anlaması, kapı pencere tamirini bilmesi gerekir. Kardeş okulumuz nedeniyle 1985 yılından beri gidip geldiğim Almanya’da ise okul müdürleri sadece ve sadece eğitimcidir. Okulun çatısı, kırık kapısı, camı kırık penceresi onu ilgilendirmez. Bu işleri yapan başka birimler vardır. Almanya’da okul müdürleri mesaisini tamamen eğitime harcarlarken, bizim ülkemizdeki okul müdürleri mesaisinin büyük bölümünü çatı, pencere, kapı inşaat kalfasının yapacağı işlere harcar. Okul Müdürü okulu sahiplenirse o okulda düzen vardır, huzur vardır, okulun eğitim düzeyi de iyidir.
Almanya’da okula en erken gelen ve okulu en geç terk eden öğretmendir. Öğretmenler sınıflarda beraberliği sağlamak için ertesi günü vereceği dersin zümresini yapmadan okulu terk edemezler. Okula en geç gelen ve okulu en erken terk eden de okul müdürüdür. Almanya’da okul müdürü, mesaisini eğitim için harcar. Bizde ise bunun tam aksidir. Okula en erken gelen ve okulu en geç terkeden okul müdürüdür. Okul müdürü okuluna sahip çıkarsa o okulda düzenli ve verimli bir eğitim vardır. Okulların kapısından girer girmez o okulda nasıl bir müdür olduğu hemen belli olur. Dersini bitiren öğretmen ise kurşun asker gibi okulu terk eder. Sınıfın penceresi açık kalmış, çatı akmış, musluklar açık kalmış vs. bunlar öğretmeni ilgilendiren işler değildir. Bunlar müdürün görevidir. Çünkü 27 yıl bunu yaptım.Bunları neden yazıyorum?
Soma Belediye Başkanı Sayın Hasan Ergene beyin daveti üzerine dar gelirli aile çocukları için kurduğum Soma Belediyesine bağlı SOBEM dershanesi dolayısıyla Soma’yı ve Soma’nın okullarını çok iyi bilen biriyim. O yıllarda gördüğüm bir okulu sizin de gözlerinizin önüne arzedeyim ki okullarda okul müdürünün ne kadar önemli olduğunu sizlere de arzetmiş olayım.
1981 yılında inşa edilen, Altyapısının yetersizliği nedeniyle elektrik, su kaçağı yaşanan, kanalizasyonu tıkanan, çatısı akan, bahçesinde duvarı olmayan, öğrencinin okula dört bir yandan girip çıkabildiği, pencereleri doğru düzgün kapanmayan, kaloriferleri çalışmayan, konferans salonunda kırık dökük sandalyeleri olan vs. her şeyiyle dökülen bir okul. Yıllar önce gördüğüm ve size anlatmaya çalıştığım bu okul: Soma Fatih Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi idi.
23 Kasım günü eğitim seminerim dolayısıyla Soma Linyit Anadolu Lisesi ile Soma Fatih Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin davetlisiydim. Soma Linyit Anadolu Lisesi, Soma’nın yamacına yeni inşa edilmiş saray gibi ferah bir okulda eğitimine devam ediyor. Beş yıl önce seminer verdiğim Soma Fatih Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin eski durumunu bildiğim için yine okulun pejmürde haliyle karşılaşacağımı umarken, okulun bahçesine girdiğimde adeta şok oldum ve okulu tanıyamadım.. 37 yıl önce inşa edilen okul binasının elektrik, su tesisatı, tuvaletleri, kantini, pencereleri, okulun çatıları, kütüphane, spor odaları, güvenlik kulübeleri, okul bahçesi yeniden yapılmış. Okulun dört bir tarafı kale surlarını andıran bir edayla taş ihata duvarlarıyla çevrilmiş, okulun iki girişine de güvenlik kulübeleri yapılarak güvenlik zafiyeti sıfırlanmış. Kırık dökük sandalyelerin bulunduğu konferans salonu mükemmel hale gelmiş. Bütün bunlar cüz’i devlet katkısının yanında tamamen CEO okul müdürü Sayın Murat Öztürk Bey kardeşimin çevre ile olan iyi ilişkileri sonucu okul veli ve halk katkısıyla sağlanmıştır.
Okul müdürü Murat Öztürk Bey kardeşim okuluna, öğrencisine aşık bir eğitimci. O kadar ki zaman zaman işçi, usta bulamadığında binanın eksikliklerine bizzat kendisi müdahale ederek gidermeye çalışan çalışkan bir idareci. Okulun öğretmenlerinden dinlediğime göre; bir gün bardaktan boşanırcasına yağan yağmurda sınıfta öğrencilerin ıslanıp derslerinin aksamaması için akan çatıyı onarmak için çıktığında ayağı kayıp çatıdan beton zemin üzerine düşerek ölümden dönmüştür. Ve günlerce yoğun bakımda kalmıştır. ( Bereket Cenab-ı Hak küçük yavrularına bağışlamıştır.) Hala kafasına atılan dokuz dikiş ve çarpmanın getirdiği omzundaki ve boynundaki travmaların acı ve sızısını atlatamamıştır. Okulu ve öğrencileri için canını verecek kadar fedakar Sayın Murat Öztürk kardeşim MEB Bakanlık Müfettişliğinin hem yazılı sınavını, hem de mülakatını kazandığı halde maalesef ataması yapılmamıştır. Neden ve niçin yapılmadığını da bilmemektedir. Ama Murat Öztürk kardeşim devletine küsmüş mü? Hayır. Daha büyük bir azimle görevine devam etmektedir. Okulunun öğretmenleri ile elele vererek okulun başarısını nasıl artırırım sevdası ve gayreti içindedir. Nitekim 2017 yılında Sağlık Alanındaki Demanslı Hastalara Yönelik Bakım ve Rehabilitasyon Tekniklerinin Avrupa’da öğrenilmesi konulu Erasmus + Mesleki Eğitim Projesi kapsamında 15’er günlük iki akış halinde Almanya ve Çek Cumhuriyeti’nde toplam 20 öğrenci ile staj faaliyeti yapılmıştır. Önümüzdeki 2019 yılının Şubat Sonu ve Nisan sonunda 15’er günlük olmak üzere önce İspanya’ya ardından da İsveç’e okulun öğrencileri staj eğitimine katılacaktır. Ulusal düzeyde pek çok projeye doğrudan katılım başarıları vardır. İşbirliği protokolleri ile sektörlerinde nitelikli eleman yetiştirme azmi içinde Murat Bey kardeşimle öğretmenlerinin gayretlerini gördüm. Evde baba ne ise, okulda müdür de odur. Sayın Murat Öztürk kardeşimiz, nezih, nezaketli, beyefendi kişiliğiyle öğrencileri, öğretmenleri ve velileri tarafından sevilen, eğitimci Kaymakam Sayın Ahmet Altıntaş beyefendi ile amirlerinin de takdir ettiği, birikimli, çalışkan bir meslektaşımız. Okullara CEO müdür hazırlığı içinde olan bakanlığımız hiç olmazsa mevcut CEO müdürlerin kıymetini bilmesi gerekir. Yazılı – sözlü Müfettişlik sınavlarını kazanan ve hakkı teslim edilmeyen Murat Öztürk gibi çalışkan meslektaşlarımıza Sayın Bakanımız sahip çıkmalı, Murat Öztürk kardeşimizin uğradığı haksızlık da telafi edilmelidir. Umarım bu yazdıklarım sayın bakanımız tarafında dikkate alınır ve çalışkan, fedakar meslektaşımızın uğradığı haksızlık giderilir.
Yazımı bitirirken tekrar başa dönmek istiyorum. Atamızın deyimiyle “ İcra yapan el, karar veren elden üstündür” Eğitimin çekirdeği olan Okul müdürlüklerine atanacak meslektaşlarımızın liyakatine önem verilmelidir. Sayın bakanımızın CEO müdür konusundaki açıklamalarını yürekten destekliyorum. Ancak bir şartla; okullarda gerekli tesanütün sağlanması için okul müdürlerine çalışacakları mesai arkadaşlarını kendileri seçme konusunda yetkileri güçlendirilmelidir. Sınavla gelen müdür yardımcıları ile okul müdürü arasında gerekli tesanütün olmadığını yakından gören ve bilen bir eğitimciyim.
Eğitimde yapılan yanlışların telafisi uzun yıllar alır. Umarım yeni bakanımız okullara atanacak idarecilerde Murat Öztürk gibi eğitime, öğrencilerine aşık, okuluna sahip çıkacak idarecilere öncelik verir de eğitimde çekilen sancılar sona erer.
Not: Soma Fatih Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: