Hocalarımız Dinimizde “her malın kendi cinsinden zekatı olur.” diyorlar. Ömrüm gençlerle geçti. emekli olduktan sonra da yurt içi- dışı aileler, cezaevleri, İlahiyat- Eğitim fakülteleri ve liseler derken haliyle insanımızı birebir yakinen tanımaktan dolayı bilgi ve birikimim oluştu. İbretlik olayları cezaevlerinde birebir dinlediğim için gençlerimizin ve insanımızın ibretlik durumlara düşmemesi için kendimi, sahip olduğum malın ( tecrübe ve birikimimin) zekatını manen verme mecburiyetini hissediyorum .
24 Aralık Çarşamba günü de Akhisar Kayhan Engun Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin çok değerli Müdürü Sayın Serkan Dugar beyefendinin davetiyle okulunun öğrenci ve öğretmenleriyle beraberdim. Seminer sonu öğrenci ve öğretmen arkadaşların ilgisini ve yorumlarını başka bir yazımda siz okurlarımla paylaşacağım. Seminer sonu bu ilgiler karşısında yazımın başlığında ifade ettiğim gibi “ Gel de PTT memuru olarak evde otur.
Rabbimden dünyalık hiçbir dileğim yok . Tek derdim; Erguvan rengi akşamında zerre vahit bal için bir çiçek daha diyerek koşturan arı misali, ben de fareler kuyruğundan, insanlar kulağından yakalanırmış düşüncesiyle, ömür saatimin son demlerinde bir fazla gencimizin, bir fazla insanımızın kulağına fısıldamak için koşturuyorum. Koşturmazsam inancım gereği vebal altında kalacağım inancı içindeyim.
İnsanın meramını anlatamamasından daha zor olan başka bir şey var mı, bilmiyorum. Üstelik bu da en yakınlarınız olursa. 82 yaşına girdim. Allah’a şükür bir delikanlı kadar sağlıklıyım. Yaşıtlarımda gördüğüm rahatsızlıklardan hiçbiri bende yok. Ama eşimde de yaşının gereği hepsi var. Eşim de haklı olarak sabah çıkıp, akşam evde olmam şartıyla seminerlerime müsaade ediyor. Torunumun İstanbul’da oturması, Konya’da da oğlum ve gelinim bulunması dolayısıyla ancak İstanbul ve Konya’da ve bir de yakın çevremde seminerlerime devam edebiliyorum. Tecrübe çok kolay elde edilen bir bilgi dalı değil, ama öğrenilmesi çok kolay bir bilgidir. Rabbim bana içinde yaşadığımız toplum kesimlerini birebir tanıma imkanı verdi.
Aile bireylerim , dostlarım ve yakın arkadaşlarım “ Yeter be artık daha nereye kadar vs.” gibi yakınmaları karşısında aşağıdaki dönüşleri okuduktan sonra siz olsanız, evinizde oturabilir misiniz?. Rahmetli babamın okutmak istememesine rağmen çocuk yaşta yolumun düştüğü İZMİR KESTANE PAZARI Kuran Kursunda her elimi kaldırdığımda duacı olduğum hayırseverlerden merhum Hacı Raif Cilasun, Ödemişli Mustafa Köseoğlu abilerim elimden tutup beni okuttular.( Allah mekanlarını cennet eylesin. AMİN…) Ben okudum çocuklarım da okudu.
14 Yaşından itibaren kursağımda hayırseverlerle, devletimin lokması var. Allah dünyada bana umduğumdan fazlasını verdi. Siz okurlarıma daha fazlasını versin. Neyim var? Çok şükür bir evimle arabam var. Aç açıkta değilim, çocuklarımın ve torunlarımın aş – iş derdi yok. Hepsi kariyer sahibi. Gel de Rabbimin bu lütufları karşısında evde PTT memuru olarak otur. Siz benim yerimde olsanız oturabilir misiniz ? Aile bireylerime ve yakın dostlarıma anlatamadığım meramımı bugün siz dostlarımla paylaşmak istedim.
Cezaevlerinden: “ Beni yıkan davalar depremler değil, en yakın dostlarım ve arkadaşlarım”, “ Yedi yaşında bir kız olmayı ne kadar isterdim.” Orta yaşlı bir mahkum kardeşimiz: “Keşke bir zaman makinası olsa da beni 15 yaşına indirse.” “Para ve zamanımı boş yere harcamanın pişmanlığını yaşıyorum.” “ Keşke şimdiki aklım olsaydı da buralara düşmeseydim” ( Mahkûmlardan)
Okullardan: Kıymetli hocam bugün sizlerin seminerinizde bulunmak biz öğretmenler için büyük bir şanstı. Semineriniz öğrencilerimize hedef gösterici, bize de ışık tutucu oldu… “ (Konya Dolaboğlu Anad. Lisesi Edeb. Zümresi)
Kadir Keskin öğretmenim bugünkü seminerinizden ben ve arkadaşlarım çok etkilendik. “Emek olmadan yemek olmayacağını anladık. Hayatımızın başlangıcında böyle bir konuşma dinlememiz en büyük kazancımız oldu” (Kula- S. Koyutürk)
Hocamız hayattan yaşanmış örneklerle bana ve arkadaşlarıma yol gösterici oldu. Seminerden şahsen ben hedefimi tespit ederek salondan çıktım. Hocamıza çok teşekkür ederiz. Bergama - D.İnandık - Çocuk gelişimi.
Halk Eğitimdeki bayanlara yönelik seminerlerimden: “ Hocam evliliğimi bitirmek üzereydim. “ Eşsiz kadın köksüz ağaç gibidir.” Sözünüz ve boşanan bayan kardeşlerimizin itirafları beni korkuttu. Evliliğimi bitirmek üzere idim. Tekrar evliliğimi devam ettirmek istiyorum. Dualarınızı bekliyorum. ( ismi mahfuz)
Sayın Kadir Keskin Hocam, bugün sizin gibi tecrübeli kıymetli ve hocamızı tanımak ve sizinle tanışmaktan ve mahkum kardeşlerimizle birlikte sizi dinlemekten çok mutlu olduk. Mahkûm kardeşlerimiz konuşmalarınızı dikkatle dinlediler ve oldukça yararlandıklarını söyleyerek sizi tekrar dinlemek istediklerini beyan ettiler. Sizin hayat tecrübeleriniz ve birikimleriniz mesleğe yeni başlamış öğretmen ve memur arkadaşlar olsun Mahkum kardeşlerimizin yanında bizler de müstefit olduk. Konferansınız bize ve mahkûm kardeşlerimize ışık tutacaktır.
Çok yararlı Konferansınızın müdür beyle diğer cezaevlerinde de dinlenmesi için yetkililerle iletişimde bulunacağız.
Ayaklarınıza sağlık en kısa sürede görüşmek dileğiyle selam ve sevgilerimizi sunuyoruz. Allah’a emanet olun saygılarımla sayın hocam.
Ali Şevki KARA Manisa E- Tipi Cezaevi Rehber Öğretmeni
Cezaevlerinden gelenler: Kadir Keskin Hocamızdan dinlediklerim: Allah insanı temiz olarak yaratmıştır. Kendisine de temiz olarak gelmesini ister. Zararlı alışkanlıklarla aklını ve vücudunu kirletmemesi gerektiğini söyledi. İtibar kazanmak zordur, ama kaybetmek çok kolaydır. Zararlı alışkanlıklar insana hem para, hem de itibar kaybettirir. Adam olmanın şartı büyükleri dinlemek , ağızdan çıkan sözü kulağımızın duymasını söyledi. Ağızdan çıkan söz mıknatıs gibidir dostluğu da çeker düşmanlığı da . Burada dışarıdan gelen laflara kulağımızı tıkamamızı, söyledi. Dışarıdan gelen laflara kulağımızı açarsak tekrar bilenir, buradan çıktığımızda tekrar buraya düşeriz. dedi. Sorular sordu. Bilen arkadaşlara kitap verdi. Sıkılmadan bir buçuk saatin nasıl geçtiğini anlamadık. İnşallah hocamızı tekrar dinleme fırsatımız olur. Söylediği sözler şahsen benim için yol gösterici oldu sağ olsun. D. K.
Kadir Keskin Hocamızın vermiş olduğu hayata dair örnekler çok etkileyici idi. Gerek bana , gerekse arkadaşlarıma yol gösterici idi. Bizim buradan çıkınca tekrar buraya düşmemiz konusunda şahsen ben çok etkilendim. Hocamızı daha önce dinlemiş olsaydım ben ve çoğu arkadaşım burada olmazdı. Konuşması ve verdiği örnekler sunumda gördüklerimiz çok anlamlı idi. Öfke ile hareket etmememizi öfke ile aklın bir arada olmayacağını başta akıl varken öfke yoktur. Öfke varken akıl yoktur. Öfke geldiği zaman gözü karartır, gittiği zaman yüzü kızartır, derken çok doğru söyledi. Buraya düşmemizin en büyük sebebi maalesef öfkedir. Konuşmaları ve sunumda gördüklerimiz bize ışık tutucu idi. Hocamıza çok teşekkür ederiz. Y. Y
Sayın kadir Keskin hocamızın Perşembe günü verdiği konferans: Şahsen benim için olduğu kadar tüm arkadaşlarımız için de yararlı. Hocamızın konuşmasında çoğu arkadaş kendini buldu. Bir buçuk saat sıkılmadan dinledik. Sorduğu sorular karşısında verdiği kitaplar ve sunumunda gösterdiği örnekler bana ve arkadaşlarıma yol gösterici idi. Hocamız İslam’ın şartını sordu. Hepimiz “ BEŞ “ diye bilmemize rağmen hocamız kabul etmedi. “ Altı” diyen arkadaşı alkışlattı ve ona kitap verdi. Altıncı şartın da kişinin “ HADDİNİ ve HESABINI BİLMEKDİR” dedi. Ve buraya düşülmesinde bu şartın bilinmemesinin önemi vardır. İlaveten “ İnsan haddini bilmezse gülünç duruma düşer ve hesabını bilmezse de rezil duruma düşer” dedi Aile eğitiminin çok önemli olduğunu, ailede çocuklar anne babaların aynası olduğunu , öfkenin bir delilik hali olduğunu öfke ile hareket edildiği ve öfke ile karar verildiğinin sonucu ya hastane, ya da hapishane yada Allah korusun “ Ölüm “ olacağını söyledi. K. B.
Perşembe günü kadir Keskin’den dinlediğimiz konferans şahsen benim olduğu kadar arkadaşlarım için de çok yararlı oldu. “ Geldiğinde gözü karartan, gittiğinde de yüzü karartan nedir? “ sorusu ile “ Adam olmanın şartı nedir?” gibi soruları bilen arkadaşları kendi yazdığı kitaplarla ödüllendirmesi çok güzeldi. Özellikle Öfke ile aklın bir arada olamayacağını öfke gelirse akıl yok olur, öfkenin bir delilik olduğunu söylemesi Adam olmanın şartının da kulaklar olduğunu ifade ederek , büyükleri dinlememiz gerektiğini, ağzımızdan çıkan sözün de kulağımızın duyması gerektiğini söyledi. Cezaevlerine düşen arkadaşların da genelde bu nedenlerle belaya girdiğini söyledi.
“ Dışarda gezenler ne kadar suçsuz ve günahsız değilse , burada bulunan herkesin de suçlu ve günahkar olmadığını en büyük Yargıcın insanın vicdanı olduğunu belirterek, vicdanın sesinin Tanrı fısıldaması olduğunu beyan ederek siz kendinizi vicdanen suçlu hissediyorsunuz suçlusunuz, değilse suçlu değilsiniz. Tarihte nice suçsuz insanların buralara düştüğünü söyleyerek bize çok büyük bir moral verdi. K.E.
Kadir Keskin hocamızın konferansını ilgi ile izledim. Bugün insan ne yaparsa yapsın en büyük zarar yine kendisinden gelmektedir. Hiç bir zaman zararlı alışkanlıkları kullan diye burnumuza sokulmamaktadır. Bunları biz tercih ediyoruz. Oysa Allah insana iyi ile kötüyü, siyah ile beyazı ayırmak için bize arı duru akıl vermiş. Aklı devre dışı bırakıp nefsimizle hareket edersek zararına razı olmaktan başka çıkar yol yok. Allah bizi verdiği akıl ile neyi yiyip neyi içeceğimizi belirlemiş bunun dışına çıkarsak hem aklımıza hem de bedenimize büyük zarar veririz. Zararlı alışkanlıklar hem para, hem de itibar kaybına sebep olur. Adam olmak istiyorsak büyükleri dinleyip, ağzımızdan çıkan sözü kulağımızın duyması gerekir. . Akşam TV. Haberlerinde trafikte çıkan kavgalar ağızdan çıkan sözün kulağın duymamasının getirdiği sonuçlardır N. T.
Kadir keskin Hocamız tam bir beyefendi olup bize çok gerekli bilgiler verdi. Buradan çıkınca buraya tekrar düşmemiz için dışarıdan gelen laflara kulaklarınızı tıkayın. Fıratın ağzına gem vurulur da insanların ağzına gem vuramazsınız dedi. Dışarıdan gelen laflara kulağınızı açarsanız, buradan çıkınca tekrar buraya düşersiniz dedi ve çok doğru söyledi. DIŞARIYA ÇIKTIĞIMDA HOCAMIZIN SÖYLEDİKLERİ HER ZAMAN AKLIMDA OLACAK . Allah kendisine sağlık ve uzun ömür versin. Toplum için yaralı bir insan. A.Ç.
İlk defa böyle güzel ve etkileyici konferans dinledim. “ Dışarıdaki insanlar ne kadar suçsuz ve günahsız değilse, buradaki herkes de suçlu günahkar değildir. En büyük yargıç insanın vicdanıdır. Vicdanın sesi Tanrı fısıldamasıdır. Vicdanen suçlu hissediyorsanız suçlusunuz, değilse değilsiniz. Tarihte nice suçsuz insanlar buralara üşmüştür diyerek bize büyük bir moral verdi. Sorduğu sorulara doğru cevap veren arkadaşlara kendi kitaplarından hediye etti. Bu tür konferansların tekrarını istiyoruz . Özellikle hocamızı tekrar dinlemek isteriz. R. Y.
Hocamızın Konferansından kendim için çıkardığım dersler: İnsan ne yaparsa kendine yapar. İyilik yapan iyilik bulur, Kötülük yapan kötülük bulur. Öfke geldiğinde gözü karartır, gittiğinde yüzü kızartır. Ailenin çok önemli olduğunu, kendimizi ve çocuklarımız kötü alışkanlıklardan korumamızı, Büyükleri dinlememizi, ağzımızdan çıkanı kulağımızın duyması gerektiğini, büyükleri dinlemezsek, ağzımızdan çıkan sözü kulağımız duymazsa nerelere düşeceğimizi bilmeyenimiz yoktur. diyerek bize ışık tutucu ve yol gösterici bir konuşma dunledik. Böyle konferansların devamını yetkililerimizden bekliyoruz . B. D.
Sayın kadir keskin Hocamızın Konferansından kazanımlarım: Hocamızla tanışmak ve konferansını dinlemek çok güzel ve eğiticiydi. Hocamızın sunumundan buralara düşmemizin en büyük nedeni Allah’ın verdiği arı duru aklımızı değil de nefsimizi dinlediğimizi öfke ile hareket ederek buraya düştüğümüzü söyledi. Öfke ile aklın bir arada olmayacağını başta akıl varsa öfke yoktur, öfke varsa akıl yoktur. Öfkenin bir delilik hali olduğunu, delinin ne yapacağı belli olmadığı gibi öfkelenen insanın da elinin ne tutacağı belli olmaz. Şu kısacık ömrümüzde yanlış yapma gibi bir lüksümüz yok. Dedi sorduğu sorular da çok anlamlı idi. Geldiğinde gözü karartan, gittiğinde yüzü kızartan nedir, Adam almanın şartı nedir. Gibi sorduğu sorulara doğru cevap verenlere ödül vermesi de çok güzeldi. Hocamıza Allah sağlık ve uzun ömürler versin. V. A
Kadir keskin Hocamızın konferansında hayata dair verdiği olumlu ve olumsuz örnekler beni ve mahkum arkadaşları çok etkiledi. Özellikle sunumunda gösterdiği müşahhas örneklerden herkes kendisinde bir şeyler buldu. Bizlere yol gösterici bir konuşma idi. Gerek kıssadan hisse, gerekse hayatın içinden anlamlı örnekler vererek bizlerin empati yapmamızı sağladı. Toplumun temelini oluşturan aile yapasını farklı bakış açısı ve güzel örneklerle verdi. Eğitim hayatını noktalamasına rağmen emekli olduktan sonra da insanlara yararlı olmaya çalışan bir insan. Kadir keskin hocamızın verdiği hayat bilgilerinden dolayı kendisine sağlıklı uzun ömürler diliyorum. Tekrar kendilerini dinlemeyi çok isterim Y. S
Kadir Keskin hocamızı dinlemekten son derece mutlu oldum. Bize hayata dair verdiği bilgiler son derece kıymetli bilgilerdi. İbretlik olaylardan ders almamızı, almazsak bizlerin de ibretlik duruma düşeceğimizi söylemesi bizleri çok etkiledi. Öfkenin şeytandan olduğunu öfke ile hareket edersek her zaman kaybedeceğimizi söyledi. Olaylar karşısında sabırlı olmamızı ve empati yapmamızı söyledi. Hocamızın konuşması bize yol gösterici idi. Sunumdaki örneklerden çok etkilendik. Hocamıza çok teşekkür ederiz. M. B.
Not: 1- Yorumlardaki imla hataları yorumları yazanlara aittir.
2- Beni Manisa E tipi Cezaevinde mahkum kardeşlerimle buluşturan 2. Müdür Sayın Hüseyin KARA beyefendi ile Rehber öğretmen Sayın Ali Şevke KARA bey kardeşime çok çok teşekkür ederim.
3- Resimler: okullar, bayanlar ve cezaevleri seminerlerimden
Yorumlar
Kalan Karakter: