Medya hep kötü örnekleri öne çıkarıyor. Saçını süpürge yapıp çoluk çocuğunun
rızkını kazanan, çocuklarını okutan anne- babaların namuslu davranışları ile
dürüst ticaret hayatı olan esnaf ve şirketlerin örnek ticari ilişkileri maalesef
ekranlarda nedense görünmüyor, gazete sahifelerine yansımıyor. Kulağın
duyduğuna, gözün gördüğüne gönül de alışır. Hep kötülerle ve kötü örneklerle
insanımızın kulağını ve gözünü kirletiyoruz. İyi, dürüst, güven duyulan güzel
insanları da rol model örnek şahsiyetleri de dillendirelim ki, gençlerimiz
kötüleri değil, iyilere imrenerek onları örnek alsınlar.
Bergama’da faaliyet gösteren ÜRPERLER’in Manisa’daki temsilcisi Mehmet
Reşit Ürper kardeşimi önce öğretmen arkadaşım Mehmet Yılmaz, daha sonra da
Manisa’daki sosyal faaliyetleri ile tanımıştım. Bergama’nın ticari hayatında
önemli bir yeri olan ÜRPERLER’in Manisa’daki temsilcisi M. Reşit Ürper
beyefendiyi de Manisa’ya katkıları dolayısıyla bitme aşamasında olan “
MANİSA’NIN DEĞERLERİ” adlı kitabımda yer vermeme rağmen, kitap
çalışmamdan haberi olan Manisa Bürokrasi ile Manisa’daki akil dostlarımın
“Reşit beyi kitabıma almayı unutmama hatırlatmaları”, Reşit bey kardeşim
adına beni çok sevindirdi. Dolayısıyla dostlarımın da ısrarla kitabımda yer
almasını istedikleri hizmet yanıklısı, sözü senet, dürüst, güvenilir insan Mehmet
Reşit Beyefendi kimdir?
Babası Bulgaristan göçmeni, annesi Bergama‘nın yörük Ferizler köyünden
kendi halinde bir ailenin çocuğu olan M.Reşit Ürper’in anne – babasından
başka hayatında unutamadığı üçüncü isim, ilkokul öğretmeni Seza Çeliker’dir.
Babası küçük yaştan itibaren köy köy dolaşarak ayakkabı tamiri, sonrasında da
at arabasıyla pazarcılık yaparken M.Reşit in doğumu sonrası, geçirdiği elim bir
trafik kazası sonucu tek ayağını kaybeder. Takma protez ayakla güç şartlarda
kavafiye esnafı olarak pazarcılık yapan baba Yusuf Ürper’in üç çocuğunu
okutmaya yönelik çabası, gayreti ve özlemi, öğretmen Seza Çeliker’in
dikkatini çeker. Bu nedenle öğrencisi olan M.Reşit’e aileye destek olmak
amacıyla okulda simit satması konusunda görev verir. Kışın simit satan, yazları
da ailesiyle birlikte tütün tarlasında çalışan M.Reşit, ilkokulu bitirdikten sonra
Balıkesir İ. H. Okulu yurdu ve öğrenci evlerinde kendi yemeğini kendi yapan,
kendi çamaşırını kendi yıkayan öğrencilik yılları başlar. Dolayısıyla genç yaşta
“Hayat “ mücadelesi öğrenci M.Reşit’i daha öğrencilik yıllarında pişirir ve
hayata hazırlar.
. İ.H.Okulundan sonra dışarıdan lise bitirme sınavlarına girerek İstanbul
Pertevniyal Lisesi’nden mezun olan M. Reşit Ürper, doktor olma hayali ile girdiği
Üniversite sınavında, İstanbul Üniversitesi E.Tıp Fakültesine kaydını yaptırır. M.
Reşit Ürper, ailesinin kıt kanaat yardımıyla Tıp Fakültesinin Üçüncü sınıfına
kadar gelir. Ancak ne var ki, hayatının en sevinçli, en hüzünlü yılları Üniversite
eğitim yıllarıdır. İranlıların deyimiyle Büyük Şeytan Amerika’nın milletimizin
gençlerini A ve B diye bölüp birbiriyle dövüştürdüğü, her gün üç beş gencimizin
cinayete kurban gittiği yıllar. Doktor adayı M.Reşit ve Arkadaşlarının anarşi ve
terör nedeniyle okulda can güvenliği yoktur. Çünkü okul bahçeleri silah atış
poligonu haline gelmiştir.
12 Eylül öncesi anarşi ve terör hareketlerinin doruk noktasına ulaştığı,o
yıllarda ,o günkü Amerikan elçisinin tabiriyle ,Amerika’nın içimizdeki “ Bizim
Çocuklarının” da“ daha fazla genç ölsün diye cinayetleri seyrettiği günler… (
11 Eylül günü ülkemizde 27 insanımız cinayete kurban gittiği ve bunların da
11 tanesi de lise müdürü idi. O yıllarda Kırkağaç Lisesi Müdürü iken bana da
silah çekilmişti. Yaşayacak ömrümüz varmış ki Allah’tan silah ateş
almamıştı.)
Doktor adayı M.Reşit, aileden aldığı eğitim ve terbiye ile dini ve milli duyarlığı
olan bir gençtir. Üniversitelerdeki anarşi ve terör sebebiyle, can güvenliği
kalmadığı için ailesinin de onayıyla beyaz gömleğini çıkararak baba evine
döner. Dolayısıyla Mehmet Reşit’in doktor, baba Yusuf Ürper’in de doktor
babası olma hayalleri sona erer. Ama Rabbimizin “ Sizin çok arzu ettiğiniz
şeyde şer, arzu etmediğiniz, istemediğiniz şeyde hayır vardır. Siz bilmezsiniz
Allah bilir” buyruğu gereğince umutlarını kaybetmezler.
M. Reşit Ürper, diğer iki kardeşiyle ticarete atılma niyetlerini baba Yusuf
Ürper’e açarlar. Baba Yusuf Ürper çocuklarını karşısına alarak onlara ticari
hayatlarında tükenmeyecek bir sermaye bırakır.
1- Çok çalışacaksınız 2- Dürüst olacaksınız 3- Tutumlu olacaksınız
Bu sermayeye kendi aralarında “Beraber çalışacağımız insanların liyakatine ve
emeğine öncelik vereceğiz.” prensibiyle ticarete atılan Raşit-Sadullah-
M.Reşit ÜRPER kardeşler bugün önce Bergama’da daha sonra da Manisa’daki
faaliyetleriyle Ege Bölgesinde gıda tedariki yapan bir şirket haline gelirler.
ÜRPER kardeşlerden M. Reşit Ürper, ticaretle iştigalin yanında yarım kalan Tıp
eğitimi ve öğrencilik yıllarındaki yaşadığı mahrumiyet nedeniyle dar gelirli aile
çocuklarının eğitimi ile sosyal faaliyetlere ağırlık verir.
Gençleri zararlı alışkanlıklardan koruma amacıyla Türkiye Yeşilay Cemiyeti
Genel Merkezi Gençlik Teşkilatında görev alır. Arkadaşları ile Kurucusu
bulunduğu “Bergama Gençlik Kültür Derneği” ile de İzmir Ege Üniversitesi ve 9
Eylül üniversitesinden her hafta gelen akademisyenlerle gençlerimizi ,zararlı
düşüncelerden koruma amacıyla milli, dini, ve tarihi konularda gençlere
yönelik yoğun kültür çalışmalarında bulunur..
Ticaretin kuralları gereği, Manisa’ya elen M. Reşit ÜRPER, hacı, hacıyı
Mekke’de bulurmuş hesabiyle Manisa’da ömrünü hayır işlerinde tüketen
merhum Yüncü Yaşar’ı ve arkadaşlarını bulur. Ferden yapılan sosyal yardımları
daha düzenli yapabilmek amacıyla Manisa Dostlar Eğitim ve Yardımlaşma
Derneğinin kuruluşuna katılır ve bu derneğin kurucu Başkanı olur.2007-2016
yılları arsında Başkanlığını deruhte ettiği. Dernek vasıtasıyla her yıl tespit edilen
150 ile 200 çocuğun her türlü ihtiyacı dernek vasıtasıyla karşılanarak sünnet
törenleri yapılır. Bunun yanında her yıl üniversitede okuyan dar gelirli aile
çocuklarından 150-200 öğrenciye eğitim yardımı ( BURS) verilir. Ayrıca ihtiyaç
sahibi ailelerin odun, kömür ve gıda ihtiyaçları karşılanır.
Halka hizmet yolunda siyasetin de önemli olduğunu düşünen M.Reşit Ürper,
siyasetten bir şey almak değil, siyasete katkıda bulunmak amacıyla siyasete
girdiği partinin içinde merkez ilçe yönetim kurulu, il yönetim kurulu üyelikleri ile
İl yönetim kurulu başkan yardımcılığı görevlerinde bulunarak siyasi hizmetin
içinde de yer alır.
İnsanımıza ve ülkemize hizmet yanıklısı olan M.Reşit Ürper Manisa ve
ilçelerinde ticaretle iştigal eden iş insanlarımızı bir araya getirerek Manisa
MÜSİAD ( Müstakil Sanayi İş Adamları Derneği )nin kuruluşuna öncülük eder..
MÜSİAD’da Başkanlık yaptığı yıllarda Manisa ve İlçelerindeki müteşebbis iş
insanlarını bir araya getirerek, birlik ve beraberlik içinde büyük işler
başarabileceği düşüncesiyle birbirleriyle tanışmalarını sağlayarak onları
ihracata özendirmek amacıyla yurt dışı gezileri tertip eder. Almanya-Belçika-
Hollanda-Fas –Dubai vs. gibi ülkelere dış seyahat gezilerini organize eder.
Gezilerde görülen yerlerdeki işletme ve fabrikaları yakından inceleyerek,
üyelerinin görgü ve bilgilerini artırarak Arkadaşlarının ihracat konusunda
cesaretlenmelerini teşvik eder.
MÜSİAD’ın yurt içi Şube toplantılarına katılır. Yurdumuzun dört köşesini
dolaşan M.Reşit Ürper bu vesileyle birbirinden değerli ülkemiz genelinde bir çok
dostlar edinir.
Manisa’da Sivil Toplum Kuruluşu Aydınlar Ocağı, İlim Yayma Cemiyeti, Ensar
Vakfı, Türkiye Diyanet Vakfı Toplantı çalışmalarına katılır. Manisa’da gerek sade
vatandaşlardan, gerekse bürokrasiden önemli dostlar edinen Reşit Ürper, dostları
vasıtasıyla Manisa’yı daha çok sever, dostları vasıtasıyla daha çok insana ulaşma,
imkanı bulur.
M.Reşit bey kardeşimin hayatında ikinci bir üç isim daha vardır ki; biri Tıp
Fakültesinden Hocaların Hocası rahmetli Prof.Dr.Ayhan Songar, diğer iki isim
ise Bergama’nın Manevi dinamiği Hasan baba ile Hasan babanın tavsiyesi ile
tanıdığı Manisa’nın manevi dinamiği Şekerci Dededir. İnsanımızı sevmede ve
insanımıza hizmet etmede Reşit beyin gönlünde bu üç gönül dostunun yeri
tartışılmaz.
Raşit, Sadullah ve M.Reşit beylerin ticari hayatlarında sözleri senet olarak kabul
edilir. Bu güveni sağlamalarında, rahmetli baba Yusuf ÜRPER olmak üzere
Rahmetli Prof.Dr. Ayhan Songar ile gönül insanı Bergama’lı Hasan baba ile
Şekerci Dede’nin payı büyüktür.
Şunu asla unutmayalım hayatta aldatmak isteyenler en çok aldanan kişilerdir.
Ticarette aldanmak istemeyenler baba Yusuf Ürper merhumun çocuklarına
miras bıraktığı 1- Çok çalışacaksınız, 2- Dürüst olacaksınız,3- Tutumlu
olacaksınız. Sermayesini siz de baba sermayesi olarak kabul edin. Kabul edin ki
hem zarar etmeyin, hem de itibar kaybetmeyin. www.kadirkeskin.net
Yorumlar
Kalan Karakter: