Söylemek istediğim, fıtri olarak insan doğduğu yere haliyle aidiyet duyuyor. Dünya siyasetini uzun yıllar yönlendiren İngiliz Kraliyet devleti İngiltere, dışarıda görev yapan elçilerinin hiç birinin hanımlarını görev yaptığı yerde doğumlarını yaptırmazlarmış. İlerde doğduğu ülkeye sempati duyar da İngiltere’nin çıkarlarına halel getirir diye.
Sıla-i rahim dolayısıyla gittiğim Çiftlik köyünde gerekli ziyaretlerimi yaptıktan sonra birkaç gün de İlçem Dazkırı’da kardeşimin ve yeğenlerimin yanında geçirdim. İlçemde tanıdığım dostlarımın yanında, ilçemin önde gelen amir ve memurlarını da ziyaret ettim kitaplarımdan kendilerine hediye ettim. Bu arada ilçeme yeni atanan ve iki aydır ilçeme hizmet veren Kaymakam Sayın Gökay İÇEN beyi de makamlarında ziyaret ettim. Sıcak ve sempatik tavırlarıyla karşılaştığım Kaymakam Sayın Gökay İÇEN beyin çalışmalarını sosyal medyadan da takip ediyordum. Vicahi ziyaretimde kendilerini, oldukça genç, yakışıklı ( Allah nazardan saklasın) enerjik, dinamik ve görev heyecanı içinde buldum ve memnun oldum. Gelir gelmez eğitimi önceliğine alan Sayın İÇEN beyefendinin FLO dan bağış ayakkabı temin ederek bütün anaokulu öğrencilerini giydirmesi, Zeka geliştirici oyuncak projesini iki gibi kısa bir sürede hayata geçirmesi, muhtarların işlerini güçlerini bırakarak makamına gelmektense, kendileri köylere giderek köylerin ihtiyaçlarını yerinde tespit etmesi, köylerin imkanlarına göre projeler düşünmesi ve çalışması beni sevindirdi.
Kapısı arkasına kadar açık bulduğum Kaymakam beyi ilçemin halkı da kısa zamanda çok sevmiş.
Otu kekik, kuşu keklik, yağarsa Dazkırı, yağmazsa Tozkırı olarak dillendirilen kırsal yöremin çocuklarına ve halkına görev süresi içinde çok güzel hizmetler ifa edeceğine gönülden inandım ve mutlu oldum.
Kaymakam Sayın İÇEN beyefendiden söz etmişken yurt içi ve yurt dışını dolaşan gezgin bir eğitimci olarak bir izlenimimi burada özellikle vurgulamak istiyorum. Bugüne kadar Türkiye genelinde tanıdığım mülki amirler valiler Sayın Şerif Yılmaz, Sayın Halil İbrahim Daşöz, Sayın Mustafa Hakan Güvençer, Sayın Mustafa Büyük, kaymakamlardan Sayın Ahmet Altıntaş, Sayın Bayram Yılmaz, Sayın Uğur Turan, Sayın Kemal Balaban, Sayın Erhan Günay ve Sayın Türker Çağatay Halim Beyefendiler olmak üzere hepsinin ortak yönü görev yaptıkları yerlerde eğitimi öncelikli olarak gündemlerine almaları ve halkla kaynaşmalarıdır. İlçemin çiçeği burnunda Kaymakamı Sayın Gökay İÇEN beyefendi de aynı gündemi gördüm ve yaşlı bir eğitimci olarak mutlu oldum. Yiğit düştüğü yerden kalkarmış. Biz eğitimle kaybettik, eğitimle ayağa kalkmamız şart. Zaten DÜNYADA ZARAR ETMEYEN TEK YATIRIM, EĞİTİM YATIRIMIDIR.
Özellikle bir konuyu da burada vurgulamam lazım. Devletimiz son yıllarda sağlıkta, ulaşımda, savunma sanayinde çok büyük mesafeler kat etmiştir. Artı eğitimin alt yapısında da çok büyük yatırımlar yapılmıştır. Daha da ötesi eskilerin “HÜKÜMET SURATI” diye nitelendirdiği soğuk, tepeden bakma, buyrukçu surat yerine, halka sıcak, sempatik, sevecen tavırlarıyla yaklaşan atadığı mülki amirler vesilesiyle halkı, devletle barıştırmış ve kaynaştırmıştır. Genç Kaymakamımız Sayın Gökhan İÇEN beyin simasında da devletin gülen yüzünü gördüm. Elli yıl önce bugünleri hayal edemezdik ama çok şükür bugünleri de gördük. Bunu özellikle belirtmek isterim. 27 yaşında müdür olarak tayin olduğum ilçenin mülki amiriyle yaşadığım psikolojik travmanın izini hala belleğimden silebilmiş değilim. Buraya bir nokta koyduktan sonra arabın derdi kırmızı bapuç misali yine eğitime döneyim.
Sınıflarda Fatih projesi kapsamında akıllı tahtalar, dağ başındaki okulda dahi internetin bulunması, ücretsiz tablet dağıtımı, okullar açıldığında 17 milyon öğrencinin ücretsiz olarak sırasının üzerinde kitabını bulması, saray gibi görkemli okullar vs. düne göre bunlar az buz şeyler olmamakla birlikte, eğitimde üzülerek belirteyim istenilen yere gelemedik. PİSA’nın tespitine göre; okullarında yakarıda saydığım bu imkanların hiç biri olmayan bir Afrika ülkesi olan SENAGAL’in maalesef gerisindeyiz. Dünyada iki devlet öğrencisine ücretsiz kitap vermektedir biri Almanya, diğeri de ÜLKEMİZ. Ama nedense yukarıda da arzettiğim gibi eğitimde bunca alt yapı yatırımlarına rağmen arzu edilen sonucu elde edemedik.
Eğitimi bilen, eğitimci bakanımızın eğitimin başına gelmesi, bugüne kadar Türkiye genelinde tanıdığım mülki amirlerimizin görev yaptığı yerlerde eğitimi öncelikli olarak gündemlerine alması, eğitimimizin geleceği için bir şans olarak görüyorum ve mutlu oluyorum.
Bu vesile ile ilçeme yeni atanan Saygı değer Kaymakamımız Sayın Gökay İÇEN beyefendi kardeşime selam ve dualarımla başarı dileklerimi sunuyorum. İdealist insanlar halden ümitsizmiş ama geleceğe ait umutlarını da kaybetmezlermiş. Ben böyle eğitimi öncelikli olarak gündemine alan eğitim yanıklısı genç enerjik Mülki amirlerimizi tanıdıkça eğitimimizin bugününden de umutlu olmaya başladım.
Umarım ülkemizin geleceği için umduklarımız, kısa zamanda bulduklarımız olur. www.kadirkeskin.net
Yorumlar
Kalan Karakter: