Onbir ayın sultanı bir Ramazan’a daha kavuşmanın sevincini yaşıyoruz. Bu vesileyle öncelikle Ramazan Ayı’nızı tebrik ediyor hayırlara vesile olmasını diliyorum.

Vakit; geçen Ramazan’dan beri bilerek veya bilmeyerek işlediğimiz her türlü günah, hata, isyan, gıybet, dedikodu, haset, kin ve nefrete son verip kendimize, maneviyatımıza yönelme vaktidir.

Vakit; şu mübarek günlerde ibadetlerimizde tembelliği bırakıp, Kur’an’ımıza ve iç dünyamıza yönelme, tüm azalarımızla oruç tutma, teravihle huzur bulma, sadakamızla, sahurumuzla-iftarımızla, zekâtımızla, iyiliklerimizle fakir-fukarayı gözetme vaktidir.

Vakit; dünyevî her türlü dert, tasa, makam, şöhret, hırs, ihtiras, beklenti hastalığı ve sıkıntılardan kurtulup -asıl vatanımız olan- ahiretimize daha sıkı yönelme ve onun için çalışma vaktidir.

Vakit; taş kesilmiş nefislere, şeytana, şeytanlaşmış insanlara, bencil, başkasını düşünmeyen benliğe dur deyip, isâr ruhuna, diğergâmlığa, paylaşıma, aynı safta omuz omuza namaz kılmaya, fakiriyle yoksuluyla aynı sofrada buluşmaya “Hoş Geldin” deme vaktidir…

Vakit; kendimizle, evimizle, eşimizle, çocuklarımızla, komşularımızla, mahallemizle, işyeri arkadaşlarımızla her türlü dünyalık beklentiden uzak bir şekilde ebedi hayat için salih amel biriktirmek için diğer rutin işlerden sıyrılıp ramazana “Hoş Geldin” deme vaktidir…

Vakit; kıymetli misafiri ayağa kalkarak, gönül kapılarımızı açarak “Hoş Geldin Onbir Ayın Sultanı” deyip, her gün erozyona uğrayan maneviyatımızı tamir ve imar etme için söz verip değerlendirme vaktidir.

Vakit; çok değerli misafirimiz Ramazan’ı değerlendirme vaktidir. Vesselam…