Gördüklerimin ve Yaşadıklarımın Yorumunu Size Bırakıyorum
Yayınlanma :
11.03.2022 14:08
Güncelleme
: 11.03.2022 14:08
Cumhuriyetin ilk yıllarında yapılan hararetli tartışmalardan biri de “
Avrupa Medeniyeti” üzerine olmuş. Bir kısım aydınlarımız Avrupa
medeniyeti için bir gümrük koyalım. Ülkemiz için lazım olan fen ve
teknolojiyi alalım, diğer bir kısmı da “ Yo… Medeniyet bir bütündür
gümrük konulamaz fen ve teknolojisi yanında, kültürüyle beraber
almamız gerekir.” diye fikir beyan etmişler. .
Almanya- İngolstadt’daki kardeş okulumuz Apian Gymnasium
Lisesi’nin daveti üzerine 1985 yılında gittiğim Almanya’da şahit
olduğum iki olayla, ülkemde yaşadığım iki taze olayı anlatarak
yorumu siz okurlarıma bırakacağım. Almanya’da gördüklerimin ve
yaşadıklarımın şahitleri İngolstadt Üniversitesinde çalışan arkadaşım
Doç. Dr. Kemal Çobanoğlu ile Manisa Lisesi Müd. Baş Yard. Hikmet
Öymener ve Müd, Yardımcısı Mustafa Çağaydın’dır.
1- Okulun görevlendirdiği karı-koca iki öğretmenin rehberliğinde
kardeş okulumuzun hazırladığı gezi programı dolayısıyla Alpler’e
teleferik gezisine giderken yolumuzun üzerindeki şehirlerdeki
gezilecek yerleri de program dâhilinde geziyoruz. Bu arada otobüste
bay- bayan karı kocanın da 5 ile 6 yaşlarındaki güzel mi güzel Sabrina
adlı kızları da otobüste. Ama ilk bakışta sanırsınız ki Sabrina bu bay
ve bayana ait değil. Olabildiğince çocuğa mesafeli davranıyorlar.
Bir ara Münih’te bir müzeyi gezerken bu sevimli Sabrina’nın başını
okşamak istediğimde Sabrina benden öyle bir ürktü ki adeta birkaç
adım benden uzaklaştı. Yanımızda Almanya’da İngolstadt
üniversitesinde görev yapan Doç. Dr. Kemal Çobanoğlu kardeşim: “
Kadir bey! Burada çocuklar sevilmeye alışık değildirler. Öyle her
gördüğün çocuğu sevemezsin.” deyince, adeta kendinden utandım.
Şayet anne – babası olmasaymış benim bu durumumum tacize girer,
kendimi karakol ve sonunda cezaevinde bulabilirmişim.
Bu durum karşısında ben Sabrina’ya karşı mesafeli durmaya başladım.
Yanıma yaklaşsa bile ben ondan uzaklaşmaya çalıştım. Fakat Sabrina
hep beni yan gözle izlemeye ve bu defa o bana yaklaşmaya başladı.
Göz göze temaslarımızın sonucu Sabrina bir ara geldi elimi tuttu.
Benimle gezmeye başladı. Hatta yorulduğunda sırtıma bindi.
Otobüste hep benim yanıma oturdu. Gezi boyunca bir kez olsun
anne- babasının yanına oturmadı ve onların elinden tutmadı.
Sonunda bir haftalık gezi programımız bitti. Ülkemize dönmek için
okulun önüne gelen otobüse annensiyle, babasıyla bizi uğurlamaya
gelen Sabrina da bindi. Vedalaştıktan sonra otobüs hareket edeceği
halde annesi , babası Sabrina’yı bir türlü otobüsten indiremiyorlar.
Sorduklarında; kendi dillerine göre “ Ben de Kadir amca ile
gideceğim” diye tutturdu. Nihayet annesi- babası Sabrina’yı ağlayarak
otobüsten zorla indirdiler.
2-Bir akşam işçi kardeşlerimizin daveti üzerine Manisa Belediyesi’nin
destekleriyle Manisa straBe (caddesinde ) bulunan Kocatepe Camiine
gittik. Geç vakitlere kadar sohbet edip ayrılırken camide kalan Niğdeli
bir kardeşimizin caminin misafiri olduğunu söylediler. “ Hayırdır eşini
getirmedi mi? dediğimde “ Hocam eşi çoluk çocuğu hepsi burada ama
evden uzaklaştırma cezası almış. Evine gidemiyor” dediklerinde
inanamadım öyle şey mi olur?” dediğimde, “ Hocam burada oluyor.”
dediler. “ Nasıl oluyor?” dediğimde. “ Engenlik çağındaki kızının
yanlış davranışları dolayısıyla ikaz ettiğinde, kızı polisi arayarak ‘
babam bize evde şiddet uyguluyor’ şikayeti üzerine evden bir ay
uzaklaştırma cezası almış. Değil evine evinin yakınından bile
geçemiyor” dediklerinde, hayretler içinde kalmıştım.
3- Bundan birkaç ay önce Kani İyitürk kardeşimle Şeyh Fenari
Camiinden yatsı namaz çıkışımızda bir bankın üzerinde battaniye ve
yastık gördüm. Kani bey de caminin dernek başkanı olduğu için
sordum: “ Bu battaniye ve yastık neyin nesi?” dediğimde, “evden
uzaklaştırama cezası almış bir kardeşimiz.” dedi.
4- Ben çocukları çok severim. Geçen gün evden çıkıp dolmuşa
bindiğimde, yanımdaki boş koltuğa bir anne, ana okuluna giden
oğlan çocuğunu oturttu. Her çocuk gibi bu çocuk da o kadar güzel ki.
Çocuğa: “Bereket elimi başına koyup okşamadan “ Yakışıklı adın ne?”
diye iltifat etmek istememe fırsat bırakmadan, anne hışımla çocuğu
yanımdan aldı. Bu kadar güvensiz ve sevgisiz büyüyen çocukların yarın
ki oluşturacağı toplumu varın siz düşünün.
Evet, Batı medeniyetinin fen ve teknolojisine aşılmayacak şekilde
sağlam betonarme gümrük duvarı örmüşüz ama kültür ve yaşam
tarzına da gümrük kapılarımızı arkasına kadar cömertçe açmada
başarılı olmuşuz. Kültürünü ve adetlerini almışız da fen ve
teknolojisine karşı da gümrük duvarını kavi örmüşüz. Bizimle beraber
yola çıkan Japonya ile çok sonraları yola çıkan Güney Kore’ de bizim
aksimize Batının fen ve teknolojisine kapılarını arkasına kadar açmış,
ama kültürüne ve yaşam tarzına da gümrük duvarlarını sağlam
örmüş. Sonuç mu?
Sonuç mu? Sonucu da varın siz yorumlayın! www.kadirkeskin.net
Not: Geçtiğimiz ay eğitim semineri için gittiğim Konya- Karapınar ilçesinde
tanıdığım iki güzel insan İlçe Kaymakamı Sayın Oğuz Cem MURAT beyefendi
ile İlçe Milli Eğitim Müdürü Sayın İbrahim ÜNAL beyefendilere, zaman ayırıp
beni misafir ettikleri için çok teşekkür ederim. Seminerime vesile olan okulun
idarecileri Mehmet BALIKCI ile Lokman ULUSOY bey kardeşlerime de ayrıca
teşekkür ederim.www.kadirkeskin.net
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: