GENÇ ve GÜZEL KIZ K.nin AKLI VAR AMA NE YAZIK KI FİKRİ YOK

   Çok şükür mutlu evliliği olan bir kız babası  olarak, kendimi  bir TV. programında  gördüğüm mağdur bir  kız babası olan   H. beyin  yerine  koyarak düşüncelerimi  ve H. bey kardeşimizin adına  üzüntülerimi   siz okurlarımla  paylaşmak istedim. Duam: “ Allah hiçbir  kız babasını  H. beyin  durumuna düşürmesin, Rabbim hiçbir ebeveyni  evlatlarıyla imtihan etmesin.” 
Olay: H.  beyin  27 yaşındaki üniversite  mezunu  güzel kızı  K.  İlkokul mezunu  işi- gücü, mesleği olmayan, üstelik  uyuşturucu satmaktan cezaevine girip çıkan  A.   İle sanal medyadan tanışıp kaçan  beş aylık  hamile K.  durumu karşısındaki  H. bey kardeşimizin   mağduriyetini  görüp te   üzülmemek mümkün değil.   İstemeyerek  buna da  razı olan H. beyin  doğacak çocuğun baba ismiyle dünyaya gelmesini yana yakala şiddetle kızının  evliliğinin  nikahla  kayıt  altına alınmasını isterken, damat adayı: “ Önemli olan eşlerin birbirine olan  sevgisidir. Nikah ise bir kağıt parçasından  ibaret” sözü, sözün bittiği yerdi.

Gençlik, heyecanın  baskın geldiği , duyguların isyan ettiği  aklın  devre dışı kaldığı, hormonların  tavan yaptığı bu dönemlerde  aşk 7 saniye, haz 7 dakika, büyüklerin onayı alınmadan  verilen karar ise,  pişmanlık,  ömür boyudur.
 İşte böyle bir dönemde  H.  beyin kızı K. Sanal  medyadan  tanıştığı, A. İle aralarında   dinimizin uygun gördüğü “ KÜFÜV”  denkliğinden  % biri yok. Bu genç kızımız  aşkı , hazzı tatdı ama pişmanlığın  ömür boyu  olacağı    için başta babası  ve  sunucu ile seyirciler yana yakıla K.ye yalvarmalarına karşın  K.  Zerre dahi  geri adım atmadı. En nihayet  izleyicilerden biri: “ Kızım sende  Akıl var da, fikir yok. Fikir olsa bu durumlara düşmezdin” diyerek  K. İle  ilgili  söylenebilecek son sözü söyledi. 
Baba H. beyin kızı K. ile  ilgili bu olayı yıllarını  kesintisiz  gençlerle geçiren biri olarak  bu konudaki düşüncelerimi kız babalarıyla paylaşmak istedim. 
Lütfen  ama lütfen kızımızın   tuhaf, acayip, anlaşılmaz, bazen kırıcı, enteresan  tavır ve davranışlarına  aşırı tepkiyle değil, anlayışla yaklaşalım. Çünkü bütün genç kızlar genç kızlık  çağlarında   böyle sarsıntılı dönemlerden geçerler. Yapmamız  gereken, onu doğru bilgilendirmek ve bazı tuzaklara  düşmeyecek kadar  donanımlı  eğitmektir. Bu arada genç kız psikolojisi  delikanlı psikolojisinden daha  hassas olduğunu unutmamız gerekir. Karşınızda her an  kendi kendisini yenilebilecek bir ruh var. Anne babalar  ona kendisini yenmesinde yardımcı olmalıdırlar. Kızımızın  özel yeteneklerini  baskın yeteneğini  keşfetmesine yardımcı olalım.. 
Günümüzde aşırı şımartılmış hep “ EVET” le büyütülmüş kibirli davranış sergileyen kızlar şiddetli geçimsizlikten  boşananlar listesinin başında yer almaktadırlar. Eğer onun şimdi  ve gelecekte aza  kanat eden , küçük şeylerle mutlu olmasını bilen,  sorumlu ve tertipli, kıymet bilir, anlayışlı sağduyulu, sempatik , hakperest olmasını istiyorsak sadece  kızlarımızın  değil  bütün çocuklarımızın  elini soğuk sudan  sıcak suya sokmamız lazım. Aksi takdirde Allah korusun yarın kızımızla birlikte torunlarımıza da  bakmak zorunda kalabiliriz. Nitekim sanki bugün yazılmış  gibi bin yıl önce  kaleme  alınan KUTADGU BİLİG” adlı   eserinde Yusuf Has Hacip: “ Çocuklarını  nazla büyüten  anne- babalara  sonunda  ağlamaklık düşer.” diyor. Sonunda  ağlayan ebeveyn olmamak için  bu deneyimleri dikkate almamız lazım
 Bu arada  kızımızı da kendi haline bırakırsak davulcuya ve zurnacıya  gideceğini de unutmayalım.   Rahmetli   Başbakan ve Cumhurbaşkanımızın kızı gibi. Yapmamız gereken  bir anne baba olmanın yanında ona  arkadaşça yaklaşarak kızımızı bilinçlendirmek ve onu bekleyen tuzaklar hakkında   uyanık tutmaktır. Gerekli eğitim ve terbiyeyi alan genç kız önüne gelen herkese   aşık olmaz. Yukarıda arz ettiğim gibi  hiç de birbirlerine   münasip olmayan K. İle A.nın durumu gibi. K.nin babası H.nin  kızı için verdiği savaşı bizler de vermek durumunda kalmayalım. Tekrar ediyorum Allah hiç bir babayı evladı ile imtihan etmesin . İmtihanın en zorlarından biri anne- babaların  çocuklarıyla imtihanıdır.  Sadece genç kızların değil, bütün kadınların en hassas  duyu organı  kulaklarıdır. Pedagogların  tespitine göre: “ Erkekler gözleriyle,  kadınlar ise kulaklarıyla  severlermiş.” Dikkat ederseniz, sadece  K. gibi genç kızlar değil,  evli nikahlı   üç beş çocuklu bayanlar  bile görmediği, oturup bir sohbet dahi  etmediği internetten  tanıştığı kadın avcıların  üç beş güzel lafına kanıp  arkasına bile bakmadan adamın veya delikanlının   yanına kaçabiliyor. Bu konuda zaten  sanal medya çok mümbit. Onun için anne-babalar  kızlarına  iyi bir kılavuz ve rehberlik yapmaları gerekir. Çünkü   İnternet “ Kız- kadın avlama  tekniklerini” iyi  bilen   masum yüzlü  -  sözlü  şeytanlarla dolu.  En etkili çözüm,  kızlarımızın bu tür zararlılardan  etkilenmeyecek  çapta yetişmesini  sağlamak için  genç kızlarımızı işimiz dolayısıyla  ihmal etmeyelim. İşi dolayısıyla  çocuklarını ihmal eden nice babaların başına gelenleri “ Şafağın  Sessizliğini  Bozan Telefon,  Çağdaş Velim, Lise çağındaki kızların Yaşadığı Gizli Gerçekler” Vs.  gibi  olayları   “ Okul Müdürlüğünün Günlüğünden”  adlı eserimden okuyabilirsiniz. 
Ana-babasına açılamayan, söz geçiremeyen, onlarla hemhal olmayan kız evlatlarımız  bu ihtiyacını giderip rahatlamak için  kendisini dinleyip anladığını sandığı biriyle buluşarak  görüşmeyi  düşünecektir. Günümüzde malum delikanlıların çoğu  kızlara “ Senin bir sıkıntın var  galiba? Benimle konuşmak ister misin?” türünden  yağlı ballı  ve genç kızı  anında tesirine  alabilecek sözlerle işi pişirmektedir. Kızımızı dinlemeyi bilirsek,  kendini anlatmak için başkalarına ihtiyaç duymayacaktır. Bu arada bayanların  kulaklarıyla  sevdiğini unutmayalım. Yine  unutmayalım ki    bayanlar yanmayan bir sobadır. Onu yakacak olan erkektir. Soba bir kere yanmaya koysun,yandıktan sonra  sobanın nasıl söneceği belli olmaz.
Kısacası   analar, babalar! lütfen çocuğumuzla arkadaş olalım. Çocuklarımızın  dertlerini paylaşalım, sırlarını keşfedelim. İşimize, dizilere,  ve maçlara ayırdığımız  zamanın  bir kısmını da  çocuklarımız için  ayıralım ki, sonunda  dizimizi dövmek durumunda kalmayalım. 
 Çocuklarımıza  ayırmadığımız enerjimiz, sonunda  karşımıza problem olarak çıkmasın.  Aksi takdirde ihmalimizin maddi ve manevi bedelini  kızımızla beraber  ödemek durumunda kalmayalım. www.kadirkeskin.net