Gençlik Tutulmuyor Elle Günlerinizi geçirmeyin Yanlış ve Boş Emellerle
Başlığın ifade ettiği izlenimlerimi içeren ifadeler, yarım asrı geçen meslek hayatım boyunca tecrübe ve gözlemler neticesinde elde ettiğim tespitlerdir.. Bizzat fiili olarak eğitimcilik hayatım içerisinde çok güzel anılarım olduğu gibi maalesef çok acı ve üzüntü duyduğum anılarım da oldu. Zaman zaman acı ve tatlı olaylara da şahit oldum. Özellikle acı olayların bir daha yaşanmaması için bu tespitlerimi seminerlerimde ve rastladığım her gence nasihat ve ders verir gibi değil de sohbet şeklinde müşahhas olaylar olarak anlatmaya gayret ettim. Hala da okullarda yoğun ilgi gören eğitim seminerlerimde de anlatmaya devam ediyorum
Yarım asrı geçen meslekî hayatımın tespitlerine gelince, GENÇLER:
1 – İstikrarsızlar ve sabırsızlar daldan dala atlıyorlar. Hâlbuki başarının şartı sebat etmek ve beklemesini bilmektir.
2 – Tahammülsüzler, aceleciler bir dirhem lezzet tatmak için ilerideki batmanlarca lezzeti tepiyorlar. Sonunda yine kendileri zararlı çıkıp üzüldükleri gibi En fazla da yakınlarını üzüyorlar.
3 – Beleşçiler, kolay yoldan para kazanıp zengin olmak istiyorlar. Hiç kimse bir insanın beynine sihirli değnek okundurmakla o kişiyi mutlu ve başarılı yapamaz. (Akıl ve başarı, para ile alınıp satılacak bir meta olsaydı ilk önce zenginler ve profesörler kilolarca alıp kendi çocuklarının beyinlerine zerk ettirirlerdi.
4 – İdealist değiller, küçük hesap yapıyorlar. Günü yaşıyorlar. Geleceği hiç düşünmüyorlar.
5 – Kararsızlar, adımlarını hep sürüncemede bırakıyorlar. Hâlbuki başarılı olanlarla başarısız olanlar arasındaki en büyük fark, kararsızlıktır.Kararsızlık, en büyük zaman harsızıdır.
6 – Cesaretsizler, risk almaktan korkuyorlar. Hayatta en büyük risk, riske girmektedir. Büyük adamlar, büyük risk alanlardır.
7 – Karamsarlar, olumsuzluklara ve felaket tellallarına kendilerinden daha fazla inanıyorlar. Hâlbuki bardağın dolu tarafını görmeyen, problemleri fırsat bilmeyen, her zaman kaybetmeye mahkûmdur.
8 – Dağınıklar, maddî ve manevî alanda derli toplu değildirler. Hatta giysilerini çıkarıp düzenli olarak asmaktan bile acizdirler. Hâlbuki Rabbimiz evreni bir düzen içinde yaratmıştır. Düzensizler başarılı olamaz.
9 – Zaman yönetimi yapamıyorlar. Zaman katillerinin tuzaklarına düşüyorlar. Hâlbuki başarı, zamanla orantılıdır.
10 – Tembeller, çok meşgul görünüyorlar, ama bir iş yapmıyorlar.
11 – Hayal kurmak, proje üretmek iyidir; ama çoğu genç, hayalci bile değildir. Büyük çoğunluğu hayalperesttir.
12 – Çok fazla duygusallar, muhabbetlerine akıl ve mantık katamıyorlar.
13 – Durgunlar, iç dinamiklerini olumlu yönde ateşlemiyorlar. Hareketin olmadığı yerde bereket yoktur.
14 – Bildiklerini uygulamıyorlar.
15 – Çok fazla medyatikler, hayata magazin gözlüğüyle bakıyorlar. Beyinlerini sosyal medya ile doldurarak beyinlerini çöplük haline getiriyorlar.
16- Dünyanın en güzel kokularından biri olan kitap kokusu nedir bilmiyorlar.
17- Çok bilecenler. Her şeyi bildiklerini sanıyorlar. Büyüklerinin bilgilerine ve uyarılarına ihtiyaç duymadıkları gibi hatta çok sıkıcı buluyorlar. En yumuşak karınları “ Erken yaşta AŞK” ama onu da hiç bilmiyorlar. Bilmedikleri için de hayatlarının baharında büyük bedeller ödemek zorunda kalıyorlar. Unutmasınlar ki “Erken yaşta AŞK” 7 saniye, haz 7 dakika pişmanlık ise ömür boyudur.
SONUÇ: Gençler, gün görmüş, saçı ağarmış dedelerinin ve yaşlıların teçrübe ve birikimlerine değer vermiyorlar. Gençler, büyüklerine göre çok bilgili olabilirler ama hayata ait bilgileri büyüklerinden öğrenmeleri gerekir. Çünkü onlar hayatı, kendi yanlışlarını yaparak veya başkalarının yaptığı yanlışlara bakarak hayatı öğrenmişlerdir.
Not: Kısmet olursa seminerlerim dolayısıyla 23 Aralık ile 27 Aralık arası İstanbul / Çekmeköy, Pendik, Maltepe Ve Maltepe KAPALI CEZAEVİNDE olacağım. Seminerlerime vesile olan ilgili makamlara çok teşekkür ederim.
Yorumlar
Kalan Karakter: