İnsanın her zaman sevdiğine yazı yazması zor olmuştur. Acaba okuduğunda ne der ne düşünür beğenir mi diye bir endişe kaplar insanın içini. Ama en zoru ise sevdiğinin muhabbet beslediğinin bu yazdıklarını okuyamayacak olmasıdır. Çünkü adına yazı yazılan kişi emanetini sahibine teslim etmiştir. Bence en zor yazı budur. Muhatabının yazıyı hesap gününde görecek olması ve yazanın o zamana kadar beklemesidir.
İşte bu yazı da böylesine bir yazı. Yazılanın okuyamayacağı yazanın karşılığını cevabını hesap gününde alacağı bir yazı.
Geçtiğimiz günlerde eğitim camiasının efsane müdürlerinden biz onu Milli Birlik İlköğretim okulunda yaptığı müdürlük yıllarında yakından tanıdık..Ondan önce evladı okul yıllarından sınıf arkadaşım şimdilerin babası gibi idealist eğitimcisi Kürşat Akova’nın babası olması hasebiyle tanışıklığımız vardı ancak gazetecilik mesleğine başladıktan sonra daha yakından tanıma fırsatına sahip olduk. Milli Birlik İlköğretim okulunda ki müdürlük yıllarında Manisa’da efsane müdür ismini alan ender eğitimcilerden birisi oldu. Sekiz – Beş normal memur zihniyetinde değildi. Allah şahittir ki biz her telefon açtığımızda kendisini okulda bulduk. Elinde ya boya fırçası ya çekiç mutlaka bir şeyler yapıyordu.
Babacan yapısı sayesinde okulun her öğrencisini kendi çocuklarından ayrı tutmadığına da şahit olduk. Kendisinin çocuklara yaklaşımı sayesinde varoş diye tabir edilen bir okul olmasına rağmen iki binli yılların başlarında sınavlarda öğrencilerin dereceleri anlamında büyük ilerlemeler kat edilmişti. Akademik bilginin yanında çocuklara ahlak ve maneviyatın da verilmesi bunun da aşılanması gerektiğini vurgulayan kıymetli müdürümüz her çocukla tek tek ilgileniyordu.
Müdürlük yaptığı her okulda kendin has bir ekol ile çalışan Hüseyin Akova’nın bıraktığı misyonu başta kıymetli kardeşim hocamızın evladı Kürşat devam ettirecek. Aynı zamanda aynı dava arkadaşlığını nasip eden Hz. Allah’a hamd ederek bir diğer evladı adaşım Fatih Akova’da hocamızın babacan yanını kendisine miras alarak üstlendiği Cansuyu İl Temsilciliğinde muhtaca nefes olmaya adil olmaya, adaletli olmaya baba mirası olarak devam edecektir. Çünkü bu hasletler onlara babalarından mirastır. İnsana miras olarak mal, mülk, para pul kalabilir kalmayadabilir çok da önemli değildir ama en büyük miras Hüseyin Hocanın bıraktığıdır. Ardından tek bir kişinin bile kem söz söylemekten haya ettiği bir yaşam. Her ismin geçmesinde Allah kendisinden razı olsun çok güzel bir adamdı çok iyi bir hocaydı ondan çok şey öğrendik diyebilmesidir.
Hocamızın bizde hakkı çoktur. Bizler en azından diğer insanlara göre nasipli insanlarız ki böylesine güzel insanlarla bir arada aynı ortamda çay içme şansı bulduk. Sohbetine muhabbetine katılma imkanına sahiptik. Biz kendisinden razıydık ve inanıyoruz ki yaşantısını bildiğimiz için Rabbim de mutlaka razıdır.
Akova ailesine bir kez daha sabrı cemil niyaz ediyorum. Rabbim hocamıza rahmetiyle muamele etsin mekanı Cennet makamı Âli olsun inşallah sevenlerinin başı sağolsun.
Selam, Dua ve Muhabbetle…
İşte bu yazı da böylesine bir yazı. Yazılanın okuyamayacağı yazanın karşılığını cevabını hesap gününde alacağı bir yazı.
Geçtiğimiz günlerde eğitim camiasının efsane müdürlerinden biz onu Milli Birlik İlköğretim okulunda yaptığı müdürlük yıllarında yakından tanıdık..Ondan önce evladı okul yıllarından sınıf arkadaşım şimdilerin babası gibi idealist eğitimcisi Kürşat Akova’nın babası olması hasebiyle tanışıklığımız vardı ancak gazetecilik mesleğine başladıktan sonra daha yakından tanıma fırsatına sahip olduk. Milli Birlik İlköğretim okulunda ki müdürlük yıllarında Manisa’da efsane müdür ismini alan ender eğitimcilerden birisi oldu. Sekiz – Beş normal memur zihniyetinde değildi. Allah şahittir ki biz her telefon açtığımızda kendisini okulda bulduk. Elinde ya boya fırçası ya çekiç mutlaka bir şeyler yapıyordu.
Babacan yapısı sayesinde okulun her öğrencisini kendi çocuklarından ayrı tutmadığına da şahit olduk. Kendisinin çocuklara yaklaşımı sayesinde varoş diye tabir edilen bir okul olmasına rağmen iki binli yılların başlarında sınavlarda öğrencilerin dereceleri anlamında büyük ilerlemeler kat edilmişti. Akademik bilginin yanında çocuklara ahlak ve maneviyatın da verilmesi bunun da aşılanması gerektiğini vurgulayan kıymetli müdürümüz her çocukla tek tek ilgileniyordu.
Müdürlük yaptığı her okulda kendin has bir ekol ile çalışan Hüseyin Akova’nın bıraktığı misyonu başta kıymetli kardeşim hocamızın evladı Kürşat devam ettirecek. Aynı zamanda aynı dava arkadaşlığını nasip eden Hz. Allah’a hamd ederek bir diğer evladı adaşım Fatih Akova’da hocamızın babacan yanını kendisine miras alarak üstlendiği Cansuyu İl Temsilciliğinde muhtaca nefes olmaya adil olmaya, adaletli olmaya baba mirası olarak devam edecektir. Çünkü bu hasletler onlara babalarından mirastır. İnsana miras olarak mal, mülk, para pul kalabilir kalmayadabilir çok da önemli değildir ama en büyük miras Hüseyin Hocanın bıraktığıdır. Ardından tek bir kişinin bile kem söz söylemekten haya ettiği bir yaşam. Her ismin geçmesinde Allah kendisinden razı olsun çok güzel bir adamdı çok iyi bir hocaydı ondan çok şey öğrendik diyebilmesidir.
Hocamızın bizde hakkı çoktur. Bizler en azından diğer insanlara göre nasipli insanlarız ki böylesine güzel insanlarla bir arada aynı ortamda çay içme şansı bulduk. Sohbetine muhabbetine katılma imkanına sahiptik. Biz kendisinden razıydık ve inanıyoruz ki yaşantısını bildiğimiz için Rabbim de mutlaka razıdır.
Akova ailesine bir kez daha sabrı cemil niyaz ediyorum. Rabbim hocamıza rahmetiyle muamele etsin mekanı Cennet makamı Âli olsun inşallah sevenlerinin başı sağolsun.
Selam, Dua ve Muhabbetle…