KİMSE SORDU MU BİLMİYORUM?
Geldik ve gidiyoruz…
İki haftadır elim varmıyor ne kaleme ne bilgisayarın tuşlarına.
Satırlar parmaklarımda düğümlenirken sözcükler boğazımda bir mıh gibi oturuyor yutkunamıyorum.
Ülkede her şeyin ateş pahası olduğu dönemde insan hayatının bu kadar ucuz olması düşüncesi beynimi kemiriyordu.
İktidar geç davrandı geç kaldı geç müdahale etti hiç bu konulara girmeyeceğim zira her şey ortada olayı tamamen insanların vicdanına bırakıyorum. Olayın bu tarafı çok su götürür çünkü.
Mezopotamya tarihin en verimli toprakları işgalci İsrail’in Arzı Mevud diye dillendirdiği kendilerine vaad edildiğini iddia ettiği topraklar.
Deprem doğal mıdır suni midir Haarp teknolojisi midir bunlara da girmiyorum bunun da karşılığı muallak.
Ama ortada su götürmez bir gerçek var ki can kaybı bizim can kaybımız acı bizim acımız ağıtlar bizim ağıtlarımız yıkılan dökülen ne varsa bizim.
Koskoca 22 yılın beton sevdasının geldiği ve getirdiği nokta koskocaman bir enkaz.
Ne yeni kaldı ne eski kaldı 10 il Elazığ sonradan dahil oldu ama yıkımın en can alıcı şekliyle gerçekleştiği 10 ilden geriye kalan Erciyes dağı büyüklüğünde bir enkaz ve moloz yığını yani beton.
Dikey mimarinin getirdiği hazin son.
İmar afları ile seçim meydanlarında kentlerin sorununu çözdüklerini iddia edenlerin altında kaldıkları bir yıkım oldu.
Bu sürecin sonunda ise günah keçisi Müteahhitler seçildi. En zayıf halka onlar. Zemin etüdünü yapan, inşaat ruhsatını veren, denetleyen, komisyonların, belediyelerin ve imar affını çıkaranların ise hiçbir suçu yok.
Bizim dikey mimarileşme yerine yatay mimarileşme şekline dönmemiz lazım ve bunu yaparken de bu yapılaşmayı Anayasanın maddesi olarak hayata geçirmeliyiz.
Yeni kuracağımız şehirleri en fazla iki katlı bahçeli çocukların doğa ve çevre ile iç içe yaşayabileceği şekilde dizayn etmeliyiz.
Dünyaya son sürat bağlanmış giderken deprem bize şunu hatırlattı hayatın ve varlığın ne kadar fani ve geçici olduğunu.
Zengin olarak yatan nice insan bir daha uyanamadı uyananlar ise canlarının sağ kurtulmasına dua ettiler sadece.
Onun için her anımızın kıymetini elimizde ki her varlığın değerini iyi bilmemiz lazım. Zira bunların hiçbiri bizim değil hepsi bize verilmiş birer emanet.
Deprem alanında canını dişine katarak canla başla kendi rahatlarından fedakarlık edip can kurtarmaya çalışan bir taş üstünden taş alıp bu millete destek olmak isteyen yol kenarında bir bardak su dağıtanları nasıl unutmayacaksa 4 çorbaya fahiş fiyat isteyen kansızları da asla unutmayacaktır.
Arazi ve depremin vurduğu coğrafya çok büyüktür dertler ve sorunlar bir anda bitecek ortadan kalkacak türden değildir. Bu sebeple yaptığımız yardımları aksatmadan yapmaya devam etmeliyiz.
Benim için önemliydi şahıslar üzerinden çok eleştirdiğim Manisa Celal Bayar Üniversite’si deprem olduğu günden itibaren başlattığı yardım seferberliği ve sağlık hizmeti ile deprem bölgesinde başarılı çalışmalara imza attı.
Bu çalışmalarından ötürü Manisa Celal Bayar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Ataç hoca başta olmak üzere Hafsa Sultan Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. İsmet Topçu ve tüm hocalarımıza ve sağlık çalışanlarımıza sonsuz teşekkür ederim. Sahra çadırlarında ve sağlık alanlarında kendi üniversitemizin adını ve doktorlarını görmek ayrıca bize gurur verdi.
Depremin ilk gününden itibaren tüm imkanlarıyla seferber olan Şehzadeler Belediyesinin deprem bölgesinde açtığı ve halen faaliyetine devam eden yemek çadırı çalışması da bir Manisalı olarak bizim övünç kaynağımız. Bu çalışmalarından dolayı Şehzadeler Belediye Başkanı Ömer Faruk Çelik ve yönetimine teşekkür ederiz.
Ben bir gazeteci olarak şunu çok merak ediyorum daha önce soran oldu mu onu da bilmiyorum izlediğim programlarda da hiç bahsi geçmedi. 13 milyondan fazla bir nüfusu etkileyen asrın felaketi diye nitelendirilen deprem de açıklanan vefat sayısı acaba gerçeği yansıtıyor mu? Neredeyse 10 ilin tamamen yerle bir olduğu yerde depremin etkilediği insan sayısı %1 bile olsa bu rakamın 100 binden fazla olması gerekirken resmi rakam olarak açıklanan sayı 44 bin 374 vefat. Bence kesin rakam yeni bir nüfus sayımı ile ortaya çıkacaktır diye düşünüyorum.
Selam, Dua ve Muhabbetle…
Yorumlar
Kalan Karakter: