Yolumuz ilk kırmızı plaka ile kesişmişti Manisa Celal Bayar Üniversitesiyle. Ardından pandemi döneminde hasta mahremiyetini hiçe sayan fotoğraf paylaşımlarıyla devam etti bu birliktelik. Aslında böyle konularla değil de bilimsel çalışmalar makaleler akademik başarılarla adından bahsetmek çok isterim Manisa’nın bir evladı olarak ama hayat size her zaman istediğinizi vermiyor.
Google şunu yazdığınız da “Manisa Celal Bayar Üniversitesi dünya sıralamasında kaçıncı” karşınıza şu cevap çıkıyor; “Manisa Celal Bayar Üniversitesi UI GreenMetric değerlendirmeleri çerçevesinde Türkiye'de 19 basamak yükselerek 49. sıraya, dünya genelinde ise 259 basamak artışla 509. sıraya yerleşti.”
Şimdi buradan konuya girmeye çalışalım. Manisa’nın tek Ege bölgesinin de sayılı Üniversiteleri arasında kendisine yer arayan MCBÜ’nün hastane ayağında hep bir aksaklıklar oluyor. Şu ana kadar ki Rektörler içinde ciddi bir handikap. Yürümeye hatta koşmaya çalışan bir sistemin sürekli topallamasına ve yerinde saymasına sebep bu sıkıntılar. Üniversite içerisinde farklı bir cumhuriyet gibi kimse dokunmak ellemek sorun varsa ki sorun olduğu aşikar ciddi iddialar var ama Rektörlük kanadının bunları duymaması görmemesi biraz abesle iştigal gibi geliyor.
Şimdi gelelim esas konumuza;
Çok basit şekilde halk ağzıyla yazıyorum ki sorunumuz anlaşılsın diye Google üzerinden gidiyorum; “üniversite de profesör olan doktorlar muayene açabilir mi?” diye yazınca karşınıza şu cevap geliyor; hatta Google benim yazdığım soruyu daha da düzeltip o şekilde soru haline getirip cevabı veriyor, “Devlet Üniversitesinde öğretim üyesiyim. Muayenehane açabilir miyim?” şeklinde revize ettiği soruya cevap olarak, “18/01/2014 tarih ve 28886 sayı ile Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Kanun ile 1219 sayılı Kanun'un 12 nci maddesinin (c) bendi çerçevesinde, devlet üniversitelerinde öğretim üyesi olan hekimler muayenehane açamaz.”
Bu kadar girizgah yaptıktan sonra ne zaman konuya geleceksin diye sorduğunuzu duyuyorum aslında.
İddialar şu şekilde Manisa Celal Bayar Üniversitesi Hafsa Sultan Hastanesinde hasta odaklı olmayıp kapital sistem üzerine kurulu bir çark mevcut. Bu çark içerisinde olmayanları ya da içerisine girmek istemeyenleri çeşitli mobbing uygulamalarıyla sadece sistem dışında değil hastane bünyesinden de atmaya çalışıyor. Asistanlar üzerinde oluşturulan baskılarla hastaların paylaştırılması yönlendirilmesi bu ayrı bir konu. Bu kadar pervasız ve korkusuz olmak. Özel muayene günlerinde hastane de değil de sözde dernek adı altında garıresmi özel kliniğinde hastaları muayene etmek. Tabi burada şu da oluyor özel muayene ücretleri hastanenin veznesinde geçmediği için hastanenin de kaybı zararı olmuş oluyor. Bunlar tek kişinin yapabileceği işler değil. Saç ayağı şekilde ortada bir düzen var. Bir ayağı hastane içerindeyse bir ayağı idari ve bürokrasi katlarındadır. Yoksa kimse böyle bir şeye kendisini garantiye almadan girişemez. Dernekler klinik değildir hele hele özel muayene yeri hiç değildir.
Böyle durumlarda aklıma farklı farklı şeyler geliyor ama onların hepsini burada yazmıyorum.
Ben şahsen Manisa Celal Bayar Üniversitesi Hastanesinin bu kadar sahipsiz olduğunu düşünmüyorum. İnşallah yanılmıyorumdur.
Selam, Dua ve Muhabbetle…
Yorumlar
Kalan Karakter: