"DÜNYA YERİNDE DURUYOR MU?"

Enkazdan çıkan bir bayan kardeşimizin AFAD kurtarıcılarına ilk sorduğu soru: "Dünya yerinde duruyor mu? Asrin felaketiyle deprem bölgelerinde yaşayan kardeşlerimiz Zilzal:1-3 "Yer şiddetli sarsıntıyla sarsıldığında, yer, ağırlıklarını dışarı çıkardığında, Insanlar (birbirine bakarak) buna(yere) ne oluyor, dediğinde diye ifade edilen küçük kıyameti yaşadılar. Allah daha büyük felaketlerden ülkemizi korusun. Amin....

Evet, batida yaşayan bizlerin evleri sallanmadı, Fiziki olarak depremi hissetmedik. Ancak dağları yaran, ovaları paramparça eden, demir yollarını kıvrım kıvrım yapan, anne-babaları çocuklardan, çocukları anne-babalarından, kardeşi kardeşten ayıran depremin getirdiği sızıları bizler de yüreğimizde hissettik, hissediyoruz. Bu acımızı birazcık olsun vicdanımızda hafifletmek amacıyla AFAD ve KIZILAY'a gücümüz nispetinde destekle acımızı bastırmaya çalışıyoruz Geçmişte daha büyük felaketlerin altından kalkan devletimiz, halkımızın da desteğiyle bu felaketin de altından kalkacağına dair umudumuz tamdır. Ancak bu depremle, milletimizin üzüntüsüne bayram sevinciyle sevinenleri görmek bize depremin getirdiği acıdan daha büyük geldi. Maalesef milletin sevincine üzülen, milletimizin istırabına da bayram yapan tipler bu toprağın insanı olamazlar. İşleri güçleri fitne fücur, yalan dolan. Örnek mi? Ekranlardan tespit edebildiğim yalan ve dolanların bazıları:

1- "Baraj Patladı" yalanıyla enkaz altında kalan kardeşlerimizin kurtarılmasına ara verdirilmesi.

 2- Kızılay, AFAD, UMKE ve Mehmetçiğimiz deprem bölgesinde canhıraş çalışırken, kafede Sıcak kahvesini zıpkınlanark" Deprem bölgesinde herkes var. devlet yok." Diyen, tipsiz tipler.

3- Deprem bölgesinde olmamasına rağmen ellerini ekrana göstererek. Enkazdan

çıkardığımız kadının Afganlılar kollarını keserek bileziklerini aldığı."

4- Depremi devletimizin kusuru olarak kabul edip, devletten aldığı maaşla tikinan bir milletvekilinin" Böyle bir devletin düşmanı olmak haktır, meşrudur." Diye nutuk atması,

5 Yardımların depremzedelere gitmediği ve yollarda yağmalandığı,

6-Sinir tanımayan doktorlara görev verilmediği ve deprem bölgesine sokulmadığı

7-AHBAB'ın çalışmasına engel olunduğu,

8- Hemen ilk anda 170 helikopter ve 76 uçakla asker deprem bölgesinde olduğu halde askerin olaya geç müdahale ettiği,

9- 700. Bin göçmenin Suriye sınırından ülkemize girmekte olduğu,

10- Tekbir sesleri ile alınan bu toprakların üzerinde bugün Tekbir seslerinden rahatsız olanların,.

11-Once iktidar partisinin mensuplarının enkazdan çıkarıldığı,

12-Bir parti başkanımızın terör örgütü yayınının haberlerini kaynak olarak kullandığı,

13- Yine Diyanet Vakfı görevlisi hafız bir kardeşimizin gönüllü olarak enkaz mahallinde çalışırken, arka cebindeki telefonu düşmesin diye ön cebine koyarken görüntüsünü, bir parti başkanının "Afganlı genç, kurtancının telefonunu çalması ile itham ettiği,

14 Depremzedeler çadırsız gecenin soğuğunda aç açıkta üşürlerken, Suriyeli göçmenlerin sıcak çadır ve konteynırlarda nargile içerek müstehcen filimler seyrettikleri,

15-9 Akıncı, 29 Bayraktar deprem bölgesinde görev yaparken, İsrail'den alınan Heronlarin görev yaptığı,

16-AFAD' in ekranların olduğu yerlerde görev yaptığı

17- Kolilerde bira resmi olduğu için yardım kolilerinin kabul edilmediği,

Yalan, yalan, yalan ve fitne, fitne, fitne... Bakara:191.de"... Fitne (insan öldürmekten) daha şiddetli bir kötülüktür..." buyruluyor. Katil tabanca ve bıçağı ile birkaç insan öldürebilir. Ancak fitne eken ve etrafa yalan dolanla fitne saçan insanlar çıkardıkları kargaşalarla, harplerle binlerce insanın ölmesine sebep olurlar. Allah ülkemizi ve depremzede kardeşlerimizi yalancı ve fitnecilerin şerrinden korusun. 

www.kadirkeskin.net