BU TRAVMAYI ÇOCUKLARA YAŞATMAYA KİMSENİN HAKKI YOK
İnternet üzerinden okuyan kıymetli okuyucularım için bugün Manisa ili Yunusemre İlçesi Çamlıca Mahallesinin üst kısmında bizim tabirimizle üst mahalle Maski’nin deyimiyle yukarı Çamlıca da susuz 49. Güne merhaba dedik.
21 Haziran’da nasıl bir anda bıçak gibi su kesintisi başladıysa bu geçen 49 gün içerisinde çeşmemden 1 defa şarıl şarıl su akmadı. Karşı komşularıma da bu geçen 49 günlük süre içerisinde su ya hafta da 1 gün geldi ya da gelmedi onda da depolar dolmadı.
Ama Maski’ye sorarsanız masa başında oturanlara göre suyumuz var. Herkes şarıl şarıl su kullanıyor. Maski’nin saha da çalışan elemanlarına göre gerek abone işlerinin gerekse arıza ekiplerinin kullandıkları cümle şu “su yetersiz ki size su gelsin” İçme sularından Okan beye göre ise de daha kaçak kullananları tespit edemedik. Bunlar sadece işin günü kurtarma vatandaş telefon açtığında suyum neden akmıyor diye anca onları geçiştirmek amaçlı bahaneler.
49 günde ne yapılabilirdi. Suyun kaynağı pompa ile depo arasında ki yetersiz gelen boru hattı yenilenebilirdi ki su sayaçlarını okuyabilmek için 1 hafta içerisinde bütün köyün köy diyorum mahalle değil çünkü. Merkezde hangi mahallenin suyunu 49 gün kesebilirsiniz. Bırakın 49 günü 24 saat bile kesemezsiniz. Bütün köyün vatandaşların su saatleri hummalı bir çalışma sonunda 1 hafta 10 gün gibi kısa bir sürede dışarıya çekildi. Bir ekip boruları kesti saatleri taktı. Bir ekip saatlerin altına beton döktü. Bir ekip bozulan taşları düzenledi. Bir ekip boruların üzerine alüminyum folyolu süngerle kapattı. Demek ki istenirse yapılabiliyormuş. Bu 49 günlük süre içerisinde ikinci bir sondaj bile vurulabilirdi ki Bostanlar ile Çamlıca arasında bir zeytinliğe 2 hafta içerisinde sondaj vuruldu. Demek ki yapılabiliyor. Yeter ki istemek lazım.
Bu kadar yazıp çiziyoruz kendi namıma evet susuzuz ama öncelik kendi evimin suyu aksın değil. Nineler ve dedeler perişan sadece şunu anlatayım olayın vehametini yüreği ve vicdanı olan düşünsün. Cami’ye indik bidonları su dolduracağız. Hafta içiydi. Camiye Kur’an öğrenmeye gelen çocuklar ara vermişler bahçede oynuyorlar. 7-8 yaşlarında iki kız çocuğu konuşuyor “evde çeşmeden su akmıyor. Sizin akıyor mu? Cevap veriyor diğeri bizimde akmıyor çeşmeden suyumuz. Hadi şimdi burada çeşmeleri açalım suyun akışını izleyelim sonrada içeriz” aslında bundan sonrasını yazmaya gerek yok. Bu çozuklara bu tıravmaları yaşatmaya ne Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün’ün hakkı var ne de MASKİ Genel Müdürü Ramazan Burak Aslay’ın ne de o koltuklarda oturan daire başkanlarının hakkı var. Bu vebaldir. Bu çocukların anılarında böyle bir travmayı oluşturmak hafızalarına yıl 2022’de bunları kazımak kimsenin hakkı da değil haddi de değildir.
Yapılan haberlere karşılık Maski bir açıklama yapmış. Suçu tarımsal sulamaya bağlamış yeterli su var demiş. İşi bitirmiş. Her fırsatta Çamlıca Mahallesi Muhtarı Mevlüt Çetinkaya’nın dediği gibi filanca Başkan ile görüştüm filanca müdür ile görüştüm Kurban sonrası hemen başlayacak dediği, ne boru hattının değişeceğinden ne de sondaj da bahsetmeden. Mahalle de yeterli su var tarımsal sulamadan kaynaklı zaman zaman azalma olabilir gibilerden bir açıklama yaparak suçu vatandaşa yüklemiş. Ama Maski’den yapılan açıklama da bu açıklamayı sahiplenen kimse olmamış. Basın merkezlerine gönderilen açıklamanın tek Maski’yi muhatap alan kısmı antetli kağıt ile yapılması. İçinde ise yetkililer ve Maski’den yapılan açıklama da deniliyor. Ama bu açıklama Genel Müdür Burak Aslay tarafından mı yapıldı yoksa İçme Suları Daire Başkanlığının bağlı olduğu Genel Müdür Yardımcısı tarafından mı ya da İçme Suları Daire Başkanı tarafından mı yapıldı belli değil. Yani işin özü yapılan açıklama da elle tutulur gözle görülür bir çalışma icraat olacağı yazmıyor. Reklamı çok seven belediyeler eğer Çamlıca için bir çalışma planlasaydı boru hattı ya da sondaj gibi bunu ballandıra ballandıra anlatır körün gözüne sokar gibi reklamını yapar sağır sultana bile duyururdu.
Geçen hafta ki yazımdan sonra kendi koltuğunun rahat olmadığını söyleyen hatta berber koltuğu gibi hizmet koltuğunda oturduğunu ifade eden Büyükşehir Belediyesi Özel Kalem Müdürü Gökmen Aytaç ağabeyimle bu vesileyle konuşmuş olduk. Kendisinden de bu konunun takipçisi olmasını bekliyoruz. Ama köyümüzde görmek istediğimiz sorunumuza çare olmasını çare olamasa bile derdimizle dertlenmesini beklediğimiz Manisa Valimizin koltuğu ceylan derisinden olmalı ki ne derdimizle dertlendi ne de köyümüze geldi. Yapacak bir şey yok dertlenmekte nasip meselesi.
Esas önemli bir konu daha var bu süre içerisinde neredeyse hafta da bir sesini duyurmaya çalışan vatandaşların yanında ve yaptığı açıklamalarda Çamlıca Mahallesi Muhtarı Mevlüt Çetinkaya’yı göremedik. Kendisi ile sık sık görüşüyoruz. Sürekli Maski’de görüşmeler yapıyor çalışıyor. Buna da inanıyoruz. Ama bu iş iki başlı olacak bir iş değil. Bir elin nesi var iki elin sesi var misali köylü ve muhtar birleşmesiyle çözülecek bir olay. En başta muhtarın köylü ile birlik olup bir açıklama yapması gerekir.
Son olarak ta buradan AKP Manisa İl Başkanı Salih Hızlı’ya sesleniyorum kendisine bir sorum olacak elini vicdanına koysun ve doğru bir cevap versin. Eğer bu 49 gündür susuzlukla mücadele eden köylü CHP’li bir belediyenin elinde olsaydı aynı şekilde görmüyorum – duymuyorum – söylemiyorumu yapabilecekmiydi.
Cevabı ben vereyim 7 gün 24 saat orada yatıp kalkarlar bütün imkanları kullanırlar bu işi ülke gündemine oturturlardı. Ama Belediye Cumhur İttifakının belediyesi olunca herkes Kör – Sağır ve Dilsiz…
Su ile tanışacağımız günlere…
Selam Dua ve Muhabbetle…
Yorumlar
Kalan Karakter: