KONFORLU KOLTUKLAR...
Evet geçen hafta Çamlıca’da ki susuzluk konusuna değinmiştim.
Sonradan aklıma geldi herkesi yazdığımı düşünüyordum ama atlamışım Büyükşehir Belediyesi Özel Kalem Müdürü Gökmen Aytaç beye değinmemişim.
Unutmam normal çünkü bu sene kendileri ile teşriki mesaimiz olmadı ondan olacak atlamışız. Zaten halkın dertleriyle dertlenmemişti dertlenseydi inanıyorum ki yıl içerisinde mutlaka iletişimimiz olurdu ama olmadı. Bundan mütevellit unutmamız normal.
Gerçi Manisa Valisi’ne de çağrımız olmuştu ondan da bir geri dönüş olmadı mahallemiz nezdinde. En azından şahsen ben bu yaz gününde 40 günden fazladır susuzlukla mücadele eden insanların dertleriyle dertlenir diye düşünmüştüm ama şimdi serin odadan çıkıp sıcak diyarlarda olmanında bir anlamı yok galiba zaten ortalık susuz ter alnınızdan aksa ikram edecek bir bardak soğuk su yoktur diye düşündü galiba Sayın Valimiz.
Şimdi konuyu çok fazla dağıtmadan unuttuğum noktalara değinelim zira Çamlıca da değişen bir şey yok. 21 Haziran tarihinden beri su yok. Geçen sene de aynı sıkıntılar vardı o zaman bu sorun 21 gün sürmüştü şimdi 40 gün oldu ve hala devam ediyor daha da edecek gibi. Düzenleme için rivayet ve söylenti çok ama icraat noktasında elle tutulur gözle görülür bir çalışma yok. Sanki kaderine terk edilmiş cezalandırılan bir köy yani mahalle var.
Geçen sene ne olmuştu. Susuzluğun en can alıcı günlerinde iki haftayı devirdiğimiz ya da devirmek üzere olduğumuz zamanlardaydı. 185’in artık cevap vermediği ciddiye almadığı zamanlarda İçme Suları Daire Başkanlığında ki çalışanların da yapacağız edeceğiz söylemleriyle gerçekleşen telefon görüşmelerinde rehberi kurcalarken Büyük Başkan Cengiz Ergün’ün telefonu gözüme çarptı. Manisaspor Başkanlığı zamanında kullandığı bizim de aktif olarak sahada muhabirlik yaptığımız zamanlardan kalmış.
Kendi kendime dedim sonuçta halkın seçtiği halkın adamı bizim Belediye Başkanımız arasam durumu anlatsam diye geçirdim aklımdan sonra da telefonun arama düğmesine basarak aradım. Ben telefonun karşı ucundan Cengiz Başkan açacak diye beklerken telefonu Özel Kalem Müdürü Gökmen Aytaç açtı. Selam kelam faslından sonra daha derdimi anlatmadan Gökmen beyden şöyle bir hitap geldi. “Nereden buldun bu telefonu” sonuçta biz de bakkal çıraklığı yapmadık yani 1999 yılından beri Manisa sokaklarında Muhabirlik – Yazı İşleri Müdürlüğü – Genel Yayın Yönetmenliği yaptık ve halen de yazmaya devam ediyoruz. Gökmen Aytaç ile aramızda geçen diğer diyalogları burada yazmayacağım.
Burada esas vurgu yapmak istediğim ve sorulması gereken cevaplanması gereken konu normal şu bir vatandaş Belediye Başkanı Cengiz Ergün’e ulaşamaz mı? Eğer Cengiz Başkanın telefonu vatandaşta olursa ne olur? Vatandaş Cengiz Başkana ulaşırsa sorun mu çıkar?
Valla ben onu bunu bilmem gün olur devran döner. Bülent Kar zamanında da buna benzer yaklaşımlar oldu. Başkanı bir ara halktan neredeyse tamamen koparmışlardı sonra ne oldu her şey ortada. Belediyelerin arıtma ve fen işleri birimleri her dönemde geçmiş dönemin kudretli yöneticileriyle doludur.
Çamlıca da ki susuzluk hala devam ediyor. Yetkililer ve İcra makamındakiler ise görmemeye duymamaya devam ediyor.
Selam Dua ve Muhabbetle…
Yorumlar
Kalan Karakter: