İnsanlık, kendi tarihi boyunca var edildiğinden kıyamete kadar yaratıcı Rahman Allah tarafından örneksiz ve rehbersiz bırakılmamıştır.
İnsanlara olan rahmet ve merhametindendir ki insanoğlunun iyilik öncüleri olan peygamberleri, kendilerine ihtiyaç duyuldukça hikmete binaen göndermiş. İnsanların içinde bulunduğu sosyal, ekonomik, kültürel, psikolojik ve inanca dair konularda ilahi mesajlara uygun, mutedil ve örnek alınacak hidayet elçileriyle en güzel şekilde hayatı anlamlandırmışlar.
Rabbimiz Allah, Kur'an-ı Kerim ‘de Musa (a.s) ile Yusuf (a.s) kıssalarını bir hidayet madalyonun iki tarafı gibi hikmetle tenzil buyurmuştur.
Musa (a.s) ile Yusuf (a.s) kıssaları, Kur’an-ı Kerim’de geniş yer tutan ve mesaj yoğunluğunun da fazla olduğu kıssalar olmakla birlikte birbirinin farklı yönlerden simetrisini oluşturacak şekilde tamamlama niteliklerini barındırır.
Musa (a.s) ile Yusuf (a.s) kıssalarındaki hidayet madalyonunun her iki yüzünde de benzerlikleri içinde farklılıkları olan hikmetli mesajlar manzumesi diye nitelendirebiliriz.
Musa (a.s) ile Yusuf (a.s) farklı zamanlarda, farklı şartlarda yaşamış peygamberlerdir. Bu kıssalardaki benzerlikler içindeki farklılıklar ve zıtlıklar Rabbimiz Allah’ın el-Hâkim, el Kadir, el Âlim esmalarının tecellisi ve hikmetli Kur’an’ın derinlikli bir eğitim metodudur.
Şimdi de Yusuf (a.s) ve Musa (a.s) kıssalarındaki temel benzerlikler içindeki farklılıklar ve zıtlıklardan bazılarına değinelim.
Yusuf (a.s) da Musa (a.s) da bizden önceki ümmetlere gelmiş, mesaj ve misyonlarıyla tüm insanlık gibi bizlere de örneklik oluşturmuştur.
Yusuf (a.s) da Musa (a.s) da Mısır’da tarih sahnesine giriyor ve her ikisi de Mısır’da sarayda yetişiyor. Her ikisi de hayatları ve mücadeleleri ile insanlığa hem bireysel hem de toplumsal örneklikle evrensel mesajlar veriyor.
Musa (a.s) öldürülmesin diye nehre bırakılmış. Mısır sarayına ilahi yönlendirme ve takdirle yerleştirilmiş;
Yusuf(a.s) ise ölsün diye kuyuya atılmışken yolu saraya düşmüş.
Musa (a.s) da anne ve kız kardeş ön planda olup saraya girince annesin sütü(süt annelik)sebebiyle annesine kavuşmuş.
Yusuf (a.s)da baba ve erkek kardeşlerden söz edilir ve saraya girince babasından uzak düşüp ayrı bir hayat yaşamak zorunda kalmış.
Her iki peygamberde ölümden kıl payı kurtulurken ilahi iradeyle uzun bir yaşam boyunca insanların iyiliği, ferahlığı, emniyeti ve hidayeti için gayret göstermişlerdir.
Yusuf (a.s): Satılarak köle olarak saraya girdi; zamanla vezir oldu.
Musa (a.s): Nehirde bulunarak Firavun’un evlatlığı oldu; sonra saraydan kaçmak zorunda kaldı.
Yusuf (a.s) çalışsın, hizmet veren olsun diye düşünülürken saray hayatı (zindan dışında) devam etti.
Musa (a.s) prens olarak yetiştirildiği, hizmet alan yönetici sınıftan olduğu halde sarayı kaçarak terk etmek zorunda kaldı.
Yusuf (a.s) ailesinin hayvancılık yaptığı kısal yaşamdan gelip işçi olarak girdiği saraya varis olur.
Musa (a.s) varis olması beklenirken sarayı bırakıp kırsal yaşamda hayvancılık yapmak durumunda kaldı.
Yusuf (a.s) da Musa (a.s) da yok olma noktasından, tehlikelerden, ölümlerden sıyrıldılar.
Her ikisi de peygamber olarak seçildi.
Zor bir süreç sonrası toplumda önemli bir konuma geldiler.
Yusuf (a.s):Hakikati kabul eden, ıslah olmayı isteyen, işi ehline veren bir yönetimle tüm ülkenin refahına sebep oldu.
Musa (a.s):Hakikati reddeden, kibirlenen, zulme devam eden Firavun ve destekçilerinin hüküm sürdüğü Mısır yönetiminin helakine sebep oldu.
Yusuf (a.s): Uygun ortamda şartların olgunlaşmasını bekledi, sabırla yükseldi, bir yönetici oldu ve ailesini bir araya getirdi.
Musa (a.s): Firavun’a karşı mücadele ederek esaret ve zulüm altındaki bir toplumu özgürleştirdi.
Yusuf (a.s):Manevi mesajları doğru okuyup yorumlayarak, rüyaları hayra yorup tedbirler alarak bilgelik gösterdi
Musa (a.s):Azgınlıkta sınır tanımayan, vahşi cezalandırma yöntemleriyle tehdit eden zalimlere karşı mücadelesiyle toplum liderliği yaptı.
Yusuf (a.s): Halkla teması sınırlı, elit bir çevrede bulunmuştur.
Musa (a.s): Firavun’un sarayında büyümüş, ancak sonrasında halkının içinde yaşamış ve halkla doğrudan etkileşimde bulunmuştur.
Yusuf (a.s) da Musa (a.s) da bir çok maddi ve manevi zorluklarla karşılaştılar.
Yusuf (a.s): Züleyha’nın iffet imtihanı, haksız yere zindan.
Musa (a.s): Kavminin inadı, sabır ve öfke kontrolü sınavı.
Yusuf (a.s): Daha çok bireysel bir mücadele ve ahlak örneğidir. Sabır, iffet, sadakat ve Allah’a güven teması işlenir.
Musa (a.s): Kavmiyle birlikte toplumsal bir mücadelenin içindedir. Liderlik, cesaret, adalet ve ilahi emirleri yerine getirme vurgulanır
Yusuf (a.s): Zindandan çıkıp doğrudan Mısır’da vezir olur. İktidara sabır ve sebatla ulaşır.
Musa (a.s): Firavun’a karşı mücadele verir, mucizelerle desteklenir, kavmini esaretten kurtarır. İktidarı mücadele ve direnişle elde eder.
Yusuf (a.s): Kardeş kıskançlığı, iftiraya uğrama, hapse atılma gibi bireysel imtihanlar yaşar.
Musa (a.s): Kavminin inatçılığı, Firavun’un zulmü, çöldeki sınavlar gibi toplumsal ve liderlik zorluklarıyla imtihan olur.
Yusuf (a.s): Daha çok Mısır halkına tebliğ eder.
Musa (a.s): İsrailoğulları’na rehberlik eder ve onları Tevhid’e döndürmeye çalışır.
Yusuf (a.s) da Musa (a.s) da Allah’a inanıp güvenmek zirvededir
Yusuf (a.s): “Şüphesiz ki Rabbim dilediğini gerçekleştirir.” (Yusuf 100)
Musa (a.s): “Rabbim benimledir, elbet bana bir çıkış yolu gösterecektir.” (Şuara 62)
Selam, dua ve muhabbetlerimle...
Erkan FURKANOĞLU
12.06.2025 /İzmir / 05.55
Yorumlar
Kalan Karakter: