Hukukçu ve aktivistlerden oluşan bir inisiyatif, Meloni ve bazı bakanlarının Gazze’deki savaş suçlarına silah sevkiyatı yoluyla ortak olduğu iddiasıyla Lahey’deki Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) resmi şikâyet başvurusunda bulundu.
İtalya Başbakanı Giorgia Meloni, kendisiyle birlikte Savunma Bakanı Guido Crosetto ve Dışişleri Bakanı Antonio Tajani’nin “Gazze’de işlenen soykırım suçuna ortak olmak” iddiasıyla Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) şikâyet edildiğini duyurdu
Meloni, RAI devlet televizyonuna verdiği mülakatta, şikâyet dilekçesinde İtalyan savunma ve havacılık şirketi Leonardo’nun CEO’su Roberto Cingolani’nin isminin de geçtiğini belirtti
Başbakan, “Dünyada veya tarihte buna benzer başka bir vaka olduğunu sanmıyorum” diyerek suçlamayı “emsalsiz” bulduğunu vurguladı ve başvuruyu kimin yaptığını açıklamadı
Meloni ayrıca, böyle bir ithamla suçlanmasına şaşırdığını çünkü “7 Ekim (2023) sonrasında İtalya’nın İsrail’e yeni silah sevkiyatı yapmadığının herkesçe bilindiğini” savundu
Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne iletilen resmi şikâyet başvurusunun 1 Ekim 2025 tarihini taşıdığı ve aralarında hukuk profesörleri, avukatlar ve kültür-sanat dünyasından isimlerin bulunduğu yaklaşık 50 kişi tarafından imzalandığı bildiriliyor
Kısa süre önce kurulan “Filistin için Hukukçular ve Avukatlar” (Giuristi e Avvocati per la Palestina, GAP) adlı bir grup öncülüğünde hazırlanan dilekçede, Meloni hükümetinin İsrail’e verdiği destek – özellikle de sağladığı öldürücü silahlar – aracılığıyla Gazze’de devam eden soykırım ile Filistin halkına karşı işlenen ağır savaş suçları ve insanlığa karşı suçlara ortak olduğu ifade edildi
Başvuruyu kaleme alanlar, İtalyan liderlere yönelttikleri bu suçlamaların Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından resmen soruşturulabilmesi için gerekli adımların atılmasını talep ediyor
Dilekçede İtalya hükümetinin askeri işbirliğini kesmemek suretiyle İsrail’in fiillerine zemin hazırladığı vurgulanıyor. Nitekim BM Filistin Özel Raportörü Francesca Albanese’in de dikkat çektiği üzere, Roma hükümeti 7 Ekim 2023 sonrasında İsrail’e yeni silah ihracat lisanslarını durdurma kararı alsa da halihazırda onaylanmış siparişlerin teslimatını engellemedi
Bu durum, avukatlar grubuna göre İtalyan makamlarının suç teşkil eden eylemlere bilerek iştirak ettiği anlamına geliyor
Gazze’de geçen yıl Ekim ayında patlak veren savaş boyunca İtalya’nın benimsediği tutum da şikâyetin hukuki dayanakları arasında. Meloni liderliğindeki sağ koalisyon hükümeti, İsrail’in operasyonlarına destek veren bir çizgi izledi; ancak Tel Aviv’in Gazze’de sürdürdüğü askeri harekâtı son dönemde “orantısız” bularak eleştirmeye başladı
Yine de Roma, ne İsrail’le ekonomik veya diplomatik ilişkileri kesme yoluna gitti ne de Filistin devletini tanıma gibi adımlar attı
7 Ekim 2023’te Hamas’ın İsrail’e düzenlediği kanlı saldırının ardından başlayan İsrail ordusunun misilleme operasyonları sonucu Gazze Şeridi’nde bir yıl içinde 67 binden fazla Filistinlinin hayatını kaybettiği bildiriliyor
İsrail tarafı ise sivilleri hedef almadığını ve soykırım suçlamasını reddettiğini vurguluyor
Öte yandan, geçtiğimiz ay açıklanan bağımsız bir BM Soruşturma Komisyonu raporu, İsrail’in Gazze’deki savaşının bir soykırım teşkil ettiği yönünde tespitlerde bulundu.
Hâlihazırda UCM Savcılığı da Filistin topraklarında işlenen suçlara dair yürüttüğü inceleme kapsamında Kasım 2024’te İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında Gazze’ye yönelik saldırılardan ötürü savaş suçu ve insanlığa karşı suç ithamlarıyla tutuklama kararları çıkarmış durumda
Ancak bu kararlar gizli tutulduğundan ve İsrail Roma Statüsü’ne taraf olmadığından, somut bir icraya dönüşebilmiş değil.
2 Ekim 2025, Roma – Pro-Palestinian göstericiler Roma’daki Kolezyum yakınlarında Başbakan Meloni’nin fotoğrafı altında “soykırıma ortak” yazan bir pankart taşıyor.
Meloni hakkındaki “soykırıma ortaklık” iddiası, İtalya’daki kamuoyunda zaten yükselmiş olan tepkileri daha da alevlendirdi. Son haftalarda ülke genelinde Gazze’deki sivil kayıplara duyulan öfkeyle yüz binlerce kişi sokaklara döküldü ve hükümetin tutumunu protesto etti
22 Eylül’de sendikalar ve sivil toplum kuruluşlarının çağrısıyla düzenlenen bir günlük genel grev, İtalya tarihinin en kitlesel siyasi gösterilerinden biri oldu; farklı şehirlerde toplam 2 milyonu aşkın kişi Gazze’ye destek için yürüdü
Gösterilerde Meloni hükümetini hedef alan sloganlar atılırken, eylemcilerin “Meloni – soykırıma ortak” yazılı pankart ve dövizler taşıdığı görüldü
Başbakan Meloni ise protestolarda kendisine yöneltilen “eline kan bulaştı” ve “soykırımın suç ortağı” gibi suçlamaları sert bir dille reddetti. Muhalif kesimleri kasıtlı provokasyonla suçlayan Meloni, bu ifadelerin “propaganda uğruna anlamlarının yitirilmesinden” endişe duyduğunu belirterek yaşananlara “şaşkınlık içinde” olduğunu dile getirdi
Benzer şekilde, hakkında suç duyurusunda bulunulan Leonardo firmasının CEO’su Roberto Cingolani de iddiaları “çok ağır bir iftira” olarak nitelendirdi
Uluslararası Ceza Mahkemesi cephesinden ise konuya dair henüz bir açıklama gelmedi
Lahey merkezli mahkemenin, bireyler veya sivil organizasyonlar tarafından iletilen bu tür şikâyet dilekçelerini ön inceleme kapsamında “iletişim” olarak kayda alıp değerlendirdiği biliniyor. İtalya, Roma Statüsü’ne taraf bir ülke olduğu için prensipte UCM’nin İtalyan vatandaşları hakkında yargı yetkisi bulunuyor. Bununla birlikte, görevdeki bir Batı ülkesinin liderinin soykırıma ortaklık gibi ağır bir suçlama ile karşı karşıya kalması emsalsiz bir durum olduğundan (Meloni’nin ifadesiyle, “dünyada başka bir örneği yok”
), başvurunun akıbeti belirsiz. Şikâyeti sunan hukukçular grubu, UCM Başsavcılığı’nın durumu titizlikle inceleyerek Meloni ve diğer İtalyan yetkililer hakkında soykırım suçlamasıyla resmi bir soruşturma açmasını talep ediyor. Mahkemenin önümüzdeki günlerde bu sıra dışı başvuruya nasıl yanıt vereceği uluslararası kamuoyu tarafından yakından takip edilecek.
Yorumlar
Kalan Karakter: