Yerel seçimler, tartışmalı da olsa geçti. Gerçi ülkenin nüfus olarak en büyük şehri İstanbul'da heyecan biraz daha sürecek gibi. Şimdi belediyeleri vermiş oldukları vaatleri ve sözleri yerine getirme telaşı sardı. Siyasetin, doğası gereği ne kadar büyük bir güce sahip olduğunu gördük bu seçimlerde. Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün'ün AK Partili meclis üyelerini yuhalattığını da gördük. İttifak açıklaması yapıldığında, "Asla ittifak olmaz" biz kendi adayımızı çıkaracağız diyen il başkanını da gördük.
 Gelin görün ki, köprünün altından çok sular akmamasına rağmen, AK Parti ve MHP'nin ortak aday açıklanması yapıldıktan sonra bu iki parti bir anda sıkı fıkı dost olmaya başladı. Restleşmeler, protestolu alkışlamalar, yuhalamalar, biz MHP'ye evet deriz ama Cengiz Ergün'e hayır diyenler, bir anda kendi ve parti çıkarları söz konusu olunca, yaptıkları ve söylediklerini unutuverdiler. Hatta öyle ileri gittiler ki bu dostlukta, medyanın ve Manisa halkının gözünün içine baka baka, "Halk zaten yapmış olduğunuz zamlardan  eziliyor. Bir de biz bu halka eziyet vermeyeceğiz. 2019’da bu yüzden suya zam falan yok!” diyen Cengiz Ergün, geçen hafta toplanan mecliste suya zam kararını geçiriverdi. Hem de CHP ve İyi Parti’nin karşı gelmesine rağmen. Neymiş efendim “almadan vermek Allah'a mahsusmuş.”
Tabi burada sadece Cengiz Başkanı eleştirmek doğru olmaz. AK Parti de MHP ile ittifak yokken Cengiz Başkanın yaptığı bir çok icraatı yoğun bir şekilde eleştirmişti. Suya zam konusunda olsun, akıllı sayaçlarla ilgili olsun, bir çok konuda eleştirmişti. Tabi o zaman atıp tutanlar, suya zam kararı önlerine gelince, süt dökmüş kedi gibi oldular. Utangaç utangaç zam kararına kalkan eller, adeta istemiyoruz ama mecburuz izlenimi vermekten  başka bir şey değildi. İşin üzücü yanı, bir yiğit de kalkıp “ekonomimizi çok etkilemeyecekse zamma gerek yok” diyemedi. 
BELEDİYELERDE PARALAR SUYUNU ÇEKTİ
 Manisa merkez belediyelerinin hiç birinin eski dönemlerdeki havası kalmadı. Yatırımlar yapılmıyor, ödemeler aksıyor, hatta bazı belediyeler işçi çıkarmalarını gündeme almış durumda. Hani o eskiden Ramazan aylarındaki çadırlar, iftar yemekleri, köylerde iftar yemekleri, Ramazan eğlenceleri? Hepsi bitti. Kısacası paralar suyunu çekti. NEDEN PEKİ? Çünkü belediyeler, çalışmadı, üretmedi, kaynak yaratamadı, belediyenin imkanlarını geri kazanımda harcayamadı da ondan. Manisa gibi tarihe ışık tutmuş, Osmanlı'nın Şehzadelerini yetiştirmiş, tarım ve sanayi bakımından ülkenin en önemli şehirlerinden biri olmuş, ama şehre bir tane turist getirememişiz. Demek ki, devlet hazinesinden para gelmese, personelin maaşlarını bile ödeyemez hale gelmişiz.
HALKI RAHATLATACAK BİR PROJENİZ YOK
Kaç yıldır görevdesiniz ama halkı ekonomik yönden rahatlatacak bir projeniz yok. Belediyecilik çöp toplamak, park yapmak, havuz yapmak değildir. Onca imkana rağmen, tarım kenti olan Manisa'ya bir kooparatif yada çiftçileri örgütleme, sanayiyi hareketlendirme, atılım hamleleri yapmadınız. Cennet gibi yer olan Spil Parkı’nı değerlendiremediniz. Yıllardır sözünü vermenize rağmen telefiriği yılan hikayesine çevirdiniz. Herkes kendi kabuğuna çekildi ve imkan yok diyerek kendini kandırdı. Elinizde o kadar imkan varken, geri dönüşümü olan ve belediyelere para kazandırabilecek işler ve projeler üretemediğiniz için bu hale geldiniz.
BELEDİYE BAŞKANLARINA SESLENİYORUM!!
Vakit çok geç değil. Artık taşın altına elinizi koymanın vakti geldi. Ekonomik olarak ülkemiz ve halkımız çok zor günler geçiriyor. Devletten para gelecek de, biz de yatırımlarımızı ona göre yapacağız anlayışından derhal vazgeçin. Sizleri o koltuklara hazır paraları harcayın diye seçmedi bu millet. Devletin sırtına kambur olmaktan vazgeçin biraz. Danışmanlarınıza, yardımcılara, şube müdürlerine, gerekli talimatları verin. Bu belediye bir şekilde dönmeli, vizyonu olan,projesi olan, kafası çalışan, tecrübeli olan kim varsa çağırıp görüşmeler yapılsın. Gerekirse başka illere adam gönderip, neler yapılabilir araştırılsın. Bu şehri ayakta tutmak ve devletin imkanları olmadan da yaşamımızı sürdürebilmek sizin çalışma ve özverinizden geçtiğini unutmayın. Bu halk bu yüzden size oy verdi. Yok benim kapasitem buna yetmez, ben devletten ne gelirse ona göre yatırım yaparım diyenler, hiç boşuna bu halkın bir dönemini boşuna harcamasın.
 O KOLTUKLARDAN KALKIP HALKIN İÇİNE GİDİN
 Bırakın siyaseti, partiyi. Tüm halkın başkanı olduğunuzu unutmayın. Halkın içine girin, dertleriYle dertlenin, sorunlarını dinleyin, bizzat notlar alın, yanınızdakilerin yönlendirmelerine bakmayın. Siz onları yönlendirin. Hangi esnafa ziyarete gidileceğine onlar değil siz karar verin. Bu halk sizi her zaman bağrına basacaktır. Ama unutmayın, bundan sonraki seçimler hiç bu kadar kolay olmayacak. Gerçi bu seçimde de zor kazandığınızı unutmayın. Yaptığınız hatalardan ders çıkarıp, millete hizmet etme yolunda daha duyarlı ve daha disiplinli olmanız gerektiğini hatırlayın.
Saygılar