Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 16 Temmuz – 1 Ağustos tarihleri arasında gerçekleştirdiği saha çalışmalarında kamu emekçilerinin taleplerini derledi. KESK, hazırladığı talepler dosyasını 1 Ağustos 2025 tarihinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde kamuoyuyla paylaşacağını duyurdu.
KESK’ten yapılan açıklamada, “Toplu sözleşme masası bir ortaoyunu sahnesi değil, emeğin mücadele alanıdır” vurgusu yapılarak, mevcut toplu sözleşme sisteminin emekçilerin değil, siyasal iktidarın çıkarlarını gözeten bir yapıya dönüştüğü ifade edildi.
Yoksulluk Sınırının Altında Yaşam Mücadelesi
BES (Büro Emekçileri Sendikası) AR-GE biriminin Haziran 2025 verilerine göre:
-
Açlık sınırı: 35.000 TL
-
Yoksulluk sınırı: 85.000 TL
Kamu emekçilerinin büyük çoğunluğunun bu sınırların altında yaşadığına dikkat çekilen açıklamada, emeklilerin ise açlık sınırının da altında maaşlara mahkûm edildiği belirtildi. KESK, yaşanan bu sefaletin sadece kamu çalışanlarını değil, çiftçiden esnafa, işçiden emekliye kadar geniş bir kesimi etkilediğini ifade etti.
KESK’in Temel Talepleri
KESK’in kamuoyuyla paylaştığı taleplerden öne çıkanlar şunlar:
-
Grev hakkının anayasal güvence altına alınması
-
Kamuda güvenceli, kadrolu istihdam
-
Emekli olunabilir bir ücret sistemi
-
Mülakat sisteminin kaldırılması ve liyakat esaslı atama
-
Vergide adaletin sağlanması, servet vergisinin getirilmesi
-
4688 sayılı sendika yasasının demokratik temelde yeniden düzenlenmesi
-
-
dereceye gelmiş tüm kamu emekçilerine 3600 ek gösterge hakkı
-
“Faturayı Emekçiler Ödemeyecek”
KESK, uygulanan ekonomi politikalarının emeği yok sayan, sermayeyi zenginleştiren nitelikte olduğunu belirtti. "Onlar har vurup harcadı, faturayı biz ödemeyeceğiz" diyen sendika, tüm kamu emekçilerini mücadeleye, itiraza ve birleşmeye çağırdı.
“Eşitlikçi, güvenceli, demokratik ve insan onuruna yaraşır bir çalışma yaşamı” için mücadeleyi büyüteceklerini belirten KESK, 1 Ağustos'ta Çalışma Bakanlığı önünde olacaklarını duyurdu.
Yorumlar
Kalan Karakter: