Yaklaşan Kurban Bayramı öncesinde açıklamalarda bulunan Ziraat Mühendisi Şenol Özkaya, kurban alırken, keserken ve sonrasında dikkat edilmesi gereken hususlar hakkında önemli bilgiler verdi
Ziraat Mühendisi Özkaya’dan kurbanlıklarla ilgili hayati bilgiler!
Ziraat mühendisi ve hayvan besleme uzmanı Şenol Özkaya, yaklaşan Kurban Bayramı öncesinde kurbanlık hayvanlar, fiyatlar ve ibadetin usulüne uygun yapılmasıyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. 32 yıllık mesleki tecrübesiyle hayvancılık sektörünü yakından tanıyan Özkaya, halkı doğru bilgilendirme amacıyla konuştu.
“İLİMİZDE YETERLİ SAYIDA KURBANLIK MEVCUT”
Bu yıl Manisa’da hem küçükbaş hem de büyükbaş kurbanlık sayısının yeterli olduğunu belirten Özkaya, önceki yıllara kıyasla satışların daha yavaş ilerlediğini ifade etti. Geçmiş aylarda küçükbaş hayvanların canlı baskül fiyatı 400 TL/kg civarındayken, şu anda bu fiyatın 325-375 TL/kg aralığında olduğunu aktaran Özkaya; büyükbaşta ise daha önce 320 TL/kg’a alıcı bulan hayvanların, bugün 275-300 TL/kg aralığında satıldığını açıkladı.
Özkaya, “Buna göre küçükbaş hayvanların fiyatları ortalama 20-25 bin TL, büyükbaş hisselerin ise 25-30 bin TL seviyelerinde oluşuyor” dedi.
“KURBANLIK HAYVANLAR NEDEN PAHALI?”
Kurbanlık hayvanların, normal kesimlik hayvanlara göre daha pahalı olduğunu belirten Özkaya, bunun nedenlerini şöyle açıkladı: “Kurban olacak hayvanların besiye alış fiyatı, normal hayvanlara göre yüzde 25 daha pahalıdır. Özellikle büyükbaş kurbanlık hayvanın yaşını doldurmuş olması, süt dişlerinin yerine çapa dişlerinin çıkması gibi dini ve fiziki koşullar, maliyeti artırmaktadır. Örneğin normal bir büyükbaş hayvanın kesim maliyeti mezbahada 3 bin TL iken, Kurban Bayramı günü bu rakam 15-20 bin TL’ye kadar çıkabilmektedir. Kesim ücretinin yanı sıra poşet, ikram, içecek gibi giderler de kurban fiyatına yansıtılmaktadır.”
“KURBAN SEÇERKEN KULAK KÜPESİNE DİKKAT”
Özkaya, kurbanlık seçiminde dikkat edilmesi gereken hususları da sıraladı. Hayvanın mutlaka kulak küpesi olması gerektiğini vurgulayan Özkaya, “Kulak küpesi, hayvanın bugüne kadar geçirdiği tedavi, aşı ve doğum bilgilerinin kayıt numarasıdır. Ayrıca gösterişli, sağlıklı, topal olmayan, kör olmayan, boynuzları sağlam, tüyleri parlak, yaşını doldurmuş ve tercihen erkek hayvan seçilmelidir” dedi.
“KURBANI KENDİ GÖZÜMÜZLE GÖREREK KESMELİYİZ”
Vakti ve imkânı olan vatandaşların kurbanlarını bizzat başında olarak kesmelerinin daha uygun olduğunu ifade eden Özkaya, “Kurbanın kanından, etinden, derisinden tüm canlılar, ihtiyaç sahipleri, kuşlar, böcekler dâhil faydalanmalıdır” dedi.
“YURT DIŞINA BAĞIŞ YAPILAN KURBANLARIN FAYDASI ÜLKE EKONOMİSİNE DÖNMÜYOR”
Yurtdışında yapılan kurban bağışlarının ekonomik olarak daha uygun olmasının nedenlerine de değinen Özkaya, “Oradaki hayvanlar sayıca fazla, kilo olarak daha düşük ve gösterişsiz. Bu da fiyatları düşürüyor. Ancak ülkemizin besicisine ve ekonomisine bir katkısı olmuyor. Bence en doğrusu, ülkemizde kesilen kurban etlerinin kavurma yapılarak ya da soğuk zincirle yurtdışına ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmasıdır” önerisinde bulundu.
“MARKET KURBANLARI, SON ÇARE OLARAK DÜŞÜNÜLMELİ”
Marketlerin adrese teslim kurban satışlarını da değerlendiren Özkaya, bu uygulamanın sadece yaşlılar ve kimsesizler gibi mecburiyeti olanlar için uygun olabileceğini söyledi. Özkaya, açıklamasına şöyle devam etti: “İmkânı olanlar için kurban ibadeti, kurbanlığı görerek ve dini kurallara uygun şekilde kesilerek yapılmalıdır. Kurban kesimi bayram namazından sonra başlar, bu nedenle önceden kesilmiş ve teslim edilen etlerin dini açıdan sıkıntılı olabileceği unutulmamalıdır.”
“KURBAN SADECE ET DEĞİLDİR”
Kurbanın sadece etiyle değil, derisi, sakatatı, kellesi, yağları ve diğer parçalarıyla da değerli olduğunu belirten Özkaya, bu parçaların mutlaka değerlendirileceği bir yere ulaştırılması gerektiğini söyleyerek, “Bu parçaları istemiyorsanız, kesimi yapan kişiden bunları bir hayır kurumuna ulaştırmasını istemeniz en doğal hakkınızdır” dedi.
“ETLERİN MUHAFAZASINDA DİKKATLİ OLUNMALI”
Kurban etlerinin saklanmasında da dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Özkaya, “Etleri delikli, hava alan kasalara koyarak evinize getirin. Gölgelik bir alanda birkaç saat dinlendirip soğutun. Daha sonra buzdolabına koyarak, bir gün sonra kasapta istediğiniz şekilde hazırlatabilirsiniz” önerisinde bulundu.
“KURBAN PAYLAŞMAKTIR”
Açıklamasını sosyal sorumluluk çağrısıyla tamamlayan Özkaya, “Unutmayalım ki yakınımızda, çevremizde kurban etine ihtiyacı olan insanlar var. Kurban öncesi bu kişileri tespit edip etlerimizi ulaştırmak hepimizin görevidir. Yerel yönetimler de ‘askıda et’ gibi uygulamalarla kurban kesen vatandaşlarımızın etlerini ihtiyaç sahiplerine ulaştırmaya aracılık edebilir” ifadelerini kullandı.
Yorumlar
Kalan Karakter: