Siyaset, ülke ve bulunduğu bölgeye hizmet etmek için yapılırsa anlam taşıyor. Bu yüzden siyaset, kafası çalışan, dürüst, adil, hile bilmeyen, liyakat sahibi, vatanını ve milletini çok seven, ülkenin milli be beraberliğini düşünen, devletin menfaatlerini kendi menfaatlerinden üstün gören insanların yapması gereken bir uğraşıdır.
 
Günümüzde siyaset ve siyasetçi o kadar değişken oldu ki, artık ne siyasi partilerin nede siyasetçilerin görüşleri eskisi kadar önemsenir oldu. Bugün, yıllarını bir partiye vermiş ve onunla adeta özdeşleşmiş birisi, menfaatinin  başka bir partide olduğunu gördüğü zaman, hemen o partinin saflarına geçmiş ve geçtiği partinin bayrağını sallar hale gelmişiz.
 
MANİSA'DA SORUN AK PARTİ'DE Mİ? İSTİFA EDEN AK PARTİLİLER DE Mİ?
 
Her zaman dediğim gibi, Manisa'da siyaset yapmak zordur. Çünkü, Manisa'nın zengin ve çeşitli kültürlerden oluşan ayrı bir yapısı vardır. Böyle bir yapı oluştuğu için de partilerin yapıları değişmiş durumdadır. Bu yüzden de AK Parti'de de yıllardır içten içe değişik grupların olduğu ve bu grupların da kendi içinde tatlı sert bir mücadele sergiledikleri aşikardır. Şimdiye kadar bu şekilde devam etmiş, fakat son günlerde özellikle 31 Mart yerel seçimleri öncesinde durum bir hayli değişmiştir.
 
AK Parti'de yıllarca görev yapmış, ve bu davaya kendini adamış, yıllardır yan yana koşturmuş kişilerin yerel seçimleri öncesi, AK Parti'den ayrılmaları ve başka partilere geçip buradan aday, meclis üyesi gibi görevlere talip olmaları, akıllarda şu soru işaretini oluşturmaktadır. Yani sorun, Manisa'daki AK Partili yönetimlerde mi? Yoksa yıllardır aynı dava peşinde koşan ve başka partiden gelen teklifleri kabul eden eski AK Partililerde mi? Son günlerde ciddi oranlarda AK Partiden istifa edip başka partilere geçenler, geçtikleri partilerde ilk sıra aday gösterilmeleri, AK Parti'nin yerel seçimlerde aday belirleme sürecinde yapmış olduğu yanlışlar mı etkili oluyor, sorusu gündeme geliyor.
 
Hatırlayalım,  AK Parti Manisa il başkanı Berk Mersinli , sosyal medyada bazı ilçelerde bağımsız ve diğer partilerin belediye başkan adaylarının “Bizi destekleyin, başkan olunca yuvamıza, AK Parti’ye geri döneceğiz.” sözlerini vatandaşların dikkate almaması gerektiğini söylemiş ve ayrılan partililere itibar edilmemesi konusunda vatandaşı uyarmıştı.
 
Peki partiler arası geçişler  bu kadar basit miydi? Yani bir partide yıllarca hizmet ediyorsun, her sırrını ve açıklarını öğreniyorsun, en yakın seçimde gel bizim adayımız ol diyen partiye gözü kapalı evet diyorsun. Tabi o öğrenmiş olduğun açıkları ve sırları da seçim yatırımı olarak kullanıyor ve ayrılmış olduğun partinin her türlü açığını anlatarak oy devşirmeye çalışıyorsun. Güzel taktik bence ama adil mi? Diye sorarsanız işte orada cevabım, hiç de adil değil.
 
SİYASET HERKESE BİR MAKAM VEREMEZ
 
Aynı partinin içinde bulunmuş ve aynı davaya gönül vermiş insanlar, yıllardır partinin bayraktarlığını yaptıkları halde bir yerlere  ve bir makama getirilmeyince küsüyor, kendini dışlanmış hissediyor. Oysa bir partide binlerce üye var ve bunların bir çoğu okumuş ve kendini yetiştirmiş insanlar. Ama gel gör ki hepsine yetecek bir makam bulmak mümkün değil.   Hal böyle olunca da bu partide bize yer yok, biz burada yıllarca hizmet etsek bile bizi bir yerlere getirmezler fikri oluşuyor. Ve kendini başka partide veya  farklı düşüncelerdeki oluşumlarda buluyor.
 
BİR MAKAMA YERLEŞEN KOLTUĞU BIRAKMIYOR
 
Burada en büyük sorun,  belli bir makam ve mevkileri alan siyasilerin, o makamları kalıcı olarak görmesi ve hiçbir zaman bu makamlardan inmeme isteğidir. Oysa siyasetçi, paylaşmayı bilen ve zamanı gelince bulunduğu makamı, geriden gelenlere  hiç tereddüt etmeden bırakan ve davranışının  ülke menfaatleri doğrultusunda daha doğru olacağını bilen kişidir.  Böyle bir yaklaşımda olan siyasetçi, ne parti içi çekişmelere  ne de partisindeki kopmalara sebep olur. Parti içi gruplaşmanın nelere sebep olacağını çok iyi bilir.
 
Parti içi kopmaların sebepleri arasında AK Parti'nin Manisa'da büyükşehir belediye başkanı adayı göstermemesini ortaya koyan kişilerin sayısı az değil. Seçime günler kalmasına rağmen, AK Parti tabanında Cengiz Ergün'ün adaylığını içine sığdıramamış insanlar var. Ergün'e kızıp oy vermeyeceklerini söyleyenler var. Bunlar bir parti için çok önemli unsurlar. Hele Cumhur İttifakının seçimi kaybetmesi durumunda, bu küskünlerin haklı olduğu ortaya çıkacak ve aday çıkarmama konusunun ne kadar ciddi bir olaya sebep olduğu anlaşılacaktır.
 
Saygılar