Manisa Barosu Kadın ve Çocuk Hakları Komisyonu, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü kapsamında Manisa Adalet Sarayı’nda düzenlediği basın açıklamasında Türkiye’de çocuk haklarının çok yönlü biçimde ihlal edildiğini belirterek dikkat çekici uyarılarda bulundu. Açıklamaya CHP Yunusemre İlçe Başkanı Av. Yalçın Arcak, Komisyon Başkanı Av. Beril Aras ve baro üyeleri katıldı.
Basın açıklamasını okuyan Av. Beril Aras, 20 Kasım’ın bir kutlama günü değil, çocuk haklarının korunması için “hesap sorma ve sorumluluk hatırlatma günü” olduğunu dile getirdi. Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin yıl dönümünde, Türkiye’de çocukların en temel haklarına dahi erişimde ciddi zorluklar yaşadığını belirten Aras, şu ifadelere yer verdi:
“Çocuğun üstün yararı ilkesi evrensel ve bağlayıcıdır. Ancak Türkiye’de yaşam hakkından eğitim hakkına, sağlıktan fırsat eşitliğine kadar birçok alanda çocuklar sistematik olarak ihlallere maruz kalmaktadır.”
“Çocuk İşçiliği Alarm Veriyor”
Aras, Türkiye’de çocuk işçiliğinin dramatik biçimde arttığını vurgulayarak 1 milyonun üzerinde çocuğun çalıştırıldığını ifade etti. MESEM benzeri uygulamaların çocukları ucuz iş gücüne dönüştürdüğünü savunan Aras, “Son 11 yılda 600’den fazla çocuk işçi çalışırken hayatını kaybetti. Sadece son bir ayda en az 10 çocuk iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. Bu ölümler kader değil; alınmayan önlemlerin sonucudur.” dedi.
“Her Üç Çocuktan Biri Yoksulluk Sınırının Altında”
Türkiye’de çocuk yoksulluğunun derinleştiğini belirten Aras, her üç çocuktan birinin yoksulluk sınırının altında yaşadığını, 2 milyon çocuğun ise derin yoksulluk içinde olduğunu ifade etti. Bu tablonun yalnızca ekonomik bir sorun olmadığını dile getiren Aras, “Beslenme, barınma, sağlık ve eğitim haklarının ciddi şekilde ihlal edildiği bir süreç yaşıyoruz.” dedi.
Türkiye’de bulunan 1.8 milyon mülteci çocuğun da ciddi risk altında olduğunu vurgulayan Aras, “Bu çocuklar istatistik değildir; hukuken bu ülkenin sorumluluğu altındadır. Vatandaş çocuk – mülteci çocuk ayrımı insan haklarına aykırıdır.” ifadelerini kullandı.
Engelli Çocuklar ve Ayrımcılık Sorunu
Turgutlu’da otizmli öğrenci Berat’ın sınıf ortamından dışlandığı iddialarına da değinen Aras, bunun engelli çocukların yaşadığı sorunların somut örneği olduğunu söyledi. “Engelli çocuklar ayrımcılığa uğrayamaz. Kapsayıcı eğitime erişim her çocuğun hakkıdır.” diyen Aras, sosyal medyada yükselen hedef gösterici dilin de çocukları ciddi risklere ittiğini belirtti.
Türk hukukunda “çocuk suçlu” kavramının olmadığını hatırlatan Aras, “Çocuk fail değil; ihmalin, yoksulluğun ve yanlış politikaların sonucunda desteğe ihtiyaç duyan bireydir. Çocuğa özgü adalet sisteminde cezalandırma değil, onarıcı adalet esastır.” ifadelerini kullandı.
“Çocuk Susar, Dünya Susmamalıdır”
Açıklamanın sonunda çocukların yaşam mücadelesi verdiği tüm alanları tek tek sıralayan Aras, toplumun sorumluluğuna dikkat çekerek şu çağrıda bulundu:
“Çocuk işçiliği durdurulmalı, çocuk ölümleri etkin şekilde soruşturulmalı, yoksulluk yapısal politikalarla çözülmeli; mülteci ve engelli çocuklar ayrımcılığa uğramadan tüm haklara erişebilmelidir. Çocuk işçi değil öğrencidir; çocuk fail değil korunması gereken bireydir. Çocuk mülteci değil çocuktur. Çocuk savaşın hedefi değil barışın öznesidir. Çocuk susar; dünya susmamalıdır.”
Haber / Hasret Esin

Yorumlar
Kalan Karakter: