36 AY TAKSİTLE

"36 ay taksitle" deyince aklınıza ne geliyor? Ev mi? Araba mı? Yada buzdolabı mı? Belki de çamaşır makinesi... Sizi bilmem ama, bizden sonraki nesillerin aklına maalesef "Mont" veya "Kaban" kelimesi gelecektir.

Daha düne kadar Ekonomi Bakanı Nurettin Nebati "Bu ülkede hiç ama hiç kimse 'Beni enflasyonun altında ezdirdiler' diyemez!" Diye açıklamalarda bulundu, Bu gün ise haberlerde şok kampanya, "36 aya varan taksit ile mont veya Kaban alma fırsatını kaçırmayın" diye haber sunuluyor! Şaka gibi ama gerçek. Gün geçtikçe daha zor bir duruma dönüşen hayat pahalılığı ve enflasyon kimilerini zengin ederken, kimilerini eze eze pestil'e çevirdi.

Bunun daha kötüsü olabilir mi? En kötüsü olana kadar,en kötüsü bu aslında, neden biliyor musunuz? çünkü iki ay önce milletin vekili şöyle bir açıklamada bulunmuştu "Millet vekili maaşı yetmiyor! Bu şartlar altında yaşanmaz diyerek isyan etmişti. 

56 Bin TL maaş alan vekil geçinemiyorum diye yakınıyor! Allah akıl fikir versin, 56 Bin TL ile geçinemiyorsan asgari ücret ile çalışan ne yapsın? Kira, elektrik,şu, telefon faturası derken ay sonunu getiremeyen insanlar yukarıdaki açıklamayı yapan vekilin maaşını ödüyor, hey Allahım hey! kulun asosyal adaletine bak. Bu zamanda bırak ev, araba almak durum yoksul için o kadar kötü ki taksitle Mont almaya kadar düştü. Yine de kimilerine göre durum çok iyi,kimisine göre kötü ama şükret! Bırakın Hakikat incitsin sizi bir avuç yalan avutacağına. 

Artan mutfak masrafları, yüksek faturalar ve işsizlik... Çok zor bir dönem bizleri bekliyor. Ekonomiden sorumlu Bakan ve yardımcıları ne gibi adımlar atacak bilmiyoruz ama okuduğum bir roman kitabında şu yazıyordu, "Fabrikadan alacağım parayla Palto almayı düşünüyorum" koca ülkeyi Dostoyevski kitaplarına çevirdiniz.

Selam ve dua ile kalın...